Bir gün her şey internete bağlanacak

HER şeyi öğrenebildiğimiz, iletişim kurabildiğimiz ve dahası sosyalleşme fırsatı bulduğumuz internete yüklenen misyonların sayısı her geçen yıl artıyor. Şimdilerde cep telefonlarımızla internet üzerinden evimizdeki bazı cihazları kontrol edebiliyoruz. Yakın gelecekte kullandığımız ya da kullanmadığımız internete bağlı her şeyin kontrolünü sağlayabileceğiz.

İnternetin sadece dijital cihazları değil, insanları, nesneleri, şehirleri, süreçleri aklınıza gelebilecek her şeyi birbirine bağlayacağı yeni bir dünyayı temsil eden “Internet of Everything” yani “Her şeyin İnterneti” son birkaç yıldır bilişimin dünyasında sıklıkla gündeme getirilen bir kavram. İnsanların, süreçlerin, verilerin, her türlü araç ve ekipmanın bir ağda birbirine bağlanması ve katma değeri olan her şeyin bu ağa dahil olması anlamına gelen “Her şeyin İnterneti”, artan mobilite, bulut bilişim ve büyük veri gibi birçok farklı teknolojik trendle birlikte giderek daha fazla yaygınlaşıyor. Kavramı büyük bir hevesle sahiplenen şirketlerin başında ise dünya network devi Cisco geliyor. Cisco’nun her 3a! geleneksel olarak düzenlediği dünyadan yüz binlerce katılımcıyı ağırlayan bilgi teknolojileri etkinliği Cisco Live 2014’ün ana teması da “Her şeyin İnterneti” idi. 19 yıldır şirketin CEO koltuğunda oturan ve dünyanın en etkili yöneticilerinden biri olarak gösterilen John Chambers’m açılış konuşmasıyla başlayan etkinliğe pek çok ülkeden 100 bine yakın kişi katıldı. 100’e yakın medya mensubunun izlediği, San Francisco kentinde düzenlenen etkinliğe Türkiye’den sadece Para Dergisi nin davet edildiğinin altını çizelim.

AKILLI KENT BARSELONA

John Chambers, açılış konuşmasında her şeyin interneti kavramını İspanya’nm Barselona kenti örneği üzerinden somutlaştırdı. Dünyanın önde gelen “akıllı şehirlerinden” biri olan Barselona, her şeyin interneti çözümlerini su yönetimi, akıllı park, atık yönetimi ve bağlantılı otobüs seferleri çözümlerinde kullanıyor. Tüm bunlar şehrin hem tasarruf etmesini hem de vatandaşlarına sağladığı hizmet kalitesini artırmasını sağlıyor. Örneğin, kentin araç park noktalarmdaki sensörler, sürücülere park noktasındaki yoğunluğu mobil uygulamalar aracılığıyla bildiriyor; böylece park yeri arayan sürücüler hem vakit hem de nakit kaybetmeden en uygun araç yerini bulabiliyor. Her şeyin internetini kullanarak dünyanın örnek akıllı kentlerinden biri olmayı başaran Barselona’da bu sayede yılda 67 milyon dolar maliyet tasarrufu sağlanıyor.

“DÜNYANIN YÜZDE 1’İ BAĞLI”

“Her şeyin internetinin başarısı, insanların yaşamını nasıl her yönüyle değiştirebildiğinde yatıyor” diyen John Chambers şöyle devam ediyor: “internete ne kadar çok şey bağlarsak, o kadar çok iş fırsatını ve doğrudan istihdamı açığa çıkarırız. Milyarlarca şey birbiriyle iletişim kurdukça, ino-vasyon için geriye kalan tek sınır hayal gücümüz olacak.” Bunun yanı sıra Chambers, her şeyin internetinin yaygınlaşmasıyla 2015 yılında dünyada 10 milyondan fazla aracın internete bağlı olacağım, 2017’de şirketlerin yüzde 25’inin kendi uygulama mağazasına sahip olacağını, 2018’de yıllık global mobil trafiğin 190 exabyte’a çıkacağını söyledi. Chambers’ın verdiği bir başka veri ise, bu alandaki muazzam potansiyeli göstermesi açısından ilginçti. Chambers, internete bağlanma kapasitesi açısından dünyanın yüzde 99’unun henüz bağlı olmadığını ancak 2020’de 20 milyar cihazın internete bağlı olacağı bilgisini verdi.

“FAST IT’YE TALEP ARTACAK”

Cisco yetkililerine göre önümüzdeki yıllarda ağaçlar, arabalar, buzdolapları vb, aklınıza gelen her şey birbiriyle iletişime geçecek. Böylesi bir dünyada, ortaya çıkacak devasa verilerin saklanması, işlenmesi ve iletimi için çok daha zengin ve hızlı iletişim, içerik ve güvenlik özelliklerine sahip akıllı ağlara ihtiyaç duyulacak. Bunun için de “Fast IT” yani ‘hızlı bilgi teknolojileri (BT)’ne olan ihtiyaç artacak.

Etkinliğin bir diğer ana teması olan “Fast IT” konusunda da açıklama yapan Chambers, “Bugün değişimin yanı sıra ürün ve hizmetleri pazara sunmak için de eskisinden çok daha hızlı olmak zorundayız. Teknoloji, üç yıl öncesine göre iki kat daha hızlı gelişiyor. Yüksek teknoloji geliştiren mevcut güçlü oyuncuların bir kısmı 10 yıl içinde yok olacak. Çünkü ‘hızlı BT’ olgusu pek çok şirketi etkisi altına alacak ve hangi alanda faaliyet gösterirse göstersin her şirket bir anlamda teknoloji şirketine dönüşecek. Buna daha zaman var gibi gözükse de aslında bugünden yarını yaşamaya başladık bile” dedi. Chambers’m geleceğe ilişkin can alıcı tahminleri ise şöyle: “Şirketlerin yüzde 87’si önümüzdeki 15 yıl içinde finansal bir darboğaza girecek, yüzde 10’undan çok az fazlası bu darboğazdan çıkabilecek. 25 yıl içinde tüm kurumsal şirketlerin ancak üçte biri ayakta kalabilecek.”

PAZARDA POTANSİYEL BÜYÜK

Cisco’nun tahminlerine göre, her şeyin internetinin ortaya çıkmasıyla birlikte küresel özel sektör şirketleri için önümüzdeki 10 yıl içinde 14.4 trilyon dolar potansiyel ekonomik değer ortaya çıkacak. Her şeyin interneti kurumların karlarını önümüzdeki

10 yıl içinde yaklaşık yüzde 21 arttırma potansiyeline de sahip. Tabii tüm bu potansiyeli açığa çıkarmak için belirsiz ancak bir o kadar hızlı olan değişime ayak uydurmak şart. Deneyimli CEO, Cisco’nun bu gelişime öncülük etmek amacıyla yeni pazarlara açılmak üzere piyasaları kolladığını ve ürün şirketi olmak yerine sonuç ve çıktı ortaya çıkaran bir şirkete dönüştüğünün altını çiziyor. Şirket bu doğrultuda odak noktası olan her şeyin interneti yaklaşımının yanı sıra entegre çözümler sunan uygulama merkezli altyapı üzerinde çalışıyor. Ayrıca kamu ve özel bulut bilişim çözümlerinin birlikte kullanımını öne çıkaran ‘intercloud’ teknolojilerine ağırlık veriyor.

Network devi

■ Ar-Ge’ye yılda 5.9 milyar dolar yatırım yapıyor.

■ Şirketin ‘Hızlandırılmış İnovasyon’ programı çerçevesinde her çeyrek dönemde 25 bin mühendis yeni ürün, yazılım ve özellikler üzerine çalışıyor.

■ 7 bini yazılım ve 972‘si servisler alanında olmak üzere bugüne dek şirketin ürettiği patent sayısı 13 bini geçiyor.

■ 2Q14’ün üçüncü çeyreğinde 11.5 milyar dolar gelir elde eden şirketin net geliri, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 12 azalarak 2.2 milyar dolar oldu.

Ağ dünyası daha yolun başında

■ Global mobil kullanıcı sayısı 2015’te 4.9 milyara ulaşacak.

■ Aynı zaman diliminde tüm mobil trafiğin üçte ikisi mobil videodan gelecek.

■ 2Q20’de internete giren cihaz sayısı 50 milyara yükselirken dijital dünya bugünkünün 10 katı büyüklüğe ulaşacak.

■ 2020’de bulutun temas ettiği veri iki katına çıkacak.