Kadın Girişimci Yarışması 2015 Sonuçlandı
Avrupa’ya aromatik bitkiler satıyor
Bu kategorinin bir diğer finalisti ise Antalya’dan Rasa Organik Yaşam’ın sahibi Havva Ak-göz oldu. 1967 yılında Konya’nın Çumra ilçesinde çiftçilik yapan bir ailenin ilk çocuğu olarak dünyaya gelen Akgöz, 1986 yılından itibaren güzellik sektöründe bio kozmetik ürünleri bulunan bir Alman firmasında dokuz yıl çalıştı. Bu süreçte organik üretim dikkatini çekti. Geyikbayırı Köyü’nde küçük bir bahçede yetiştirdikleri tıbbi ve aromatik bitkileri organik olarak yetiştirip doğru yöntemlerle kurutup sağlık merkezlerine satışını yapan Akgöz, dağlık bölgedeki tesisle birlikte çevredeki dar gelirli insanlara bu işin eğitimini vermeye başladı.
2008 yılında Konya’da bin 200 m2 kapalı 50 bin m2 açık alana sahip işletme açan Akgöz, şu an 50 köyde 800 aileye verdiği eğitimle organik tarım yapıyor. Önümüzdeki yıllarda hedefi 600 köye ulaşmak. Akgöz, “Rasayana-Dervvish markası ile Almanya ve İngiltere’deki organik marketlere dağıtım yapıyoruz. Ayrıca Antalya, Konya, Kayseri, Aksaray ve Karaman illerinde organik tarım gerçekleştiriyoruz” diye konuşuyor.
Organik yaşam merkezi kurdu
Bu kategorinin son finalisti ise Kocaeli’nde kurduğu Nar Eğitim ve Danışmanlık Merkezi ile Nardane Kuşçu oldu. Eğitim sektöründen gelen Kuşçu’nun kurduğu Narköy’ün temel prensibi basit, sade, gerçek, derin, ekolojik, sürdürülebilir, hesap verebilen, bütüncül ve lokal kültürü destekleyebilen bir oluşum olmaktı. Bugün bin 200’ün üzerinde atalık tohum ve bu tohumlardan yapılan organik tarım, atları, büyükbaş ve küçükbaş hayvanları, arıları ve sayısız çeşit bitkisi ile organik bir tarım çiftliği ve yaşam merkezi olan Narköy’ü oluşturdu.
Tesisin büyük kısmını tamamen doğal ısıtma ve soğutmaya sahip, betondan temeller üzerine kurulmamış ve kaldırılsa bile altı ay sonra doğanın yeniden eski halini almasını sağlayacak binalar inşa ederek, atıkların büyük çoğunluğunu permakültür ilkeleriyle çiftliğin sınırları içinde yeniden değerlendirecek sistemler kurarak geliştirdi. Kuşçu, “işletmemizin büyüyen bir çocuk gibi doğayla uyumlu, doğa ve teknolojinin birlikte kullanıldığı bir sistem olacağını düşünüyoruz. Bunu yaparken; sağlıklı, ekolojik ve sürdürülebilir anlamda çok daha geniş kitlelere ulaşan bir oluşum olmasını hayal ediyoruz” şeklinde konuşuyor.
TÜRKİYE’NİN KADIN SOSYAL GİRİŞİMCİSİ
Sosyal şirkete uluslararası ödüller geldi
Türkiye’nin Kadın Sosyal Girişimcisi kategorisinin finalistleri arasında Mikado Danışmanlığın kurucusu Serra Titiz bulunuyor. Titiz, sivil toplumda beş yıl boyunca farklı derneklerde edindiği deneyimler ile 2007 yılında Mikado Sürdürülebilir Kalkınma Danışmanlığı şirketini bir sosyal girişim olarak kurdu. Sürdürülebilirlik, sosyal etki ölçümü, gönüllü yönetimi, sosyal girişimcilik alanlarında faaliyet gösteren ilk şirket olma özelliği taşıyan Mikado, Türkiye’nin ilk B Corp sertifikasına sahip sosyal şirketi olma özelliğini taşıyor.
Mikado çatısı altında 2009 yılında kurulan Gelecek Daha Net Gençlik Platformu (GDN) ile gençlerin doğru eğitim, meslek ve hayat seçimleri yapmalarını sağlayacak bilgi, beceri ve bağlantılara sahip olmalarına yardım etmeyi hedefleyen Titiz, derneği bugün 850 gönüllü ve 3 bin üyeli bir yapıya dönüştürdü. GDN’de 2014 yılında dünya çapında en tanınmış ve yaygın sosyal girişimci ağı ASHOKA’nın GLOBALIZER programına seçilerek kurduğu modeli İtalya, ispanya ve Yunanistan’da yaygınlaştırmak için çalışmalar yürütülüyor.
Mikado 2014 yılı itibariyle uluslararası projelerde yer almaya başladı. Serra Titiz, 2013 yılında ASHOKA fellovv’u seçildi. GDN ile katıldığı BMW Vakfı ‘Responsible Leaders Avvards 2014’ yarışmasında birincilik ödülünü aldı. Titiz, “Gelecekte hem Mikado’nun hem de GDN’nin daha kapsayıcı şekilde daha çok faydalamcıya ulaşması için işbirliklerini artırması ve uluslararası boyut kazanmasını hedefliyorum” diye konuşuyor.
Hareket Holding kurmak istiyor
Bu kategorinin diğer bir finalisti İstanbul’dan Actifit-Kızlar Sahada’nın kurucusu Ceren Melis Abacıoğlu Sezener oldu. Alman Lise-si’ni bitirdikten sonra Amerika’da sanat ve matematik alanında çift ana dalı yapan Sezener, mezuniyet sonrasında Türkiye’ye döndü ve beş yıl boyunca sağlık kuruluşlarında yönetici olarak çalıştı. ‘Çalışırken Hareket Candır!’ isimli kar amacı gütmeyen oluşumu kuran Sezener, buğun Hareket Candır! ile 7 bin 500 üyeye ulaştı. Grup, haftanın üç günü 12 farklı noktada hareket etmek için insanlara ilham veriyor. Toplamda Hareket Candır! ile 500 bin TL üzerinde bağış toplandı. 2012’nin sonunda istifa eden ve 2013 yılında Actifit’i kuran Sezener, diğer bir oluşum olan Kızlar Sahada’yı kurarak her yıl mayıs ayında gerçekleşen kadınlar futbol turnuvasının da öncüsü oldu. Turnuvaya lisanslı sporcular katılamıyor. Tüm seyirci gelirleri Biletix aracılığı ile AÇEV’e aktarılıyor. 2013’den bu yana toplam 2 bin kadını futbol ile tanıştıran Sezener, hedeflerini şöyle anlatıyor:
“Gelecekteki hayalim tüm dünyada hizmet veren bir Hareket Holdingi yaratmak. Biletix’le yaptığımız münhasır anlaşma ile Türkiye’de spor etkinlikleri için tek adres olmayı hedefliyoruz. Biletix’in FitMaster sayfasını açarak tek tıkla kayıt olup o haftaki spor etkinliklerinizi planlaya-bilme imkanı sağlamayı planlıyoruz. Daha sonra bunu tüm dünyada gerçekleştirmek istiyoruz. Ayrıca Kızlar Sahada’nın tüm Türkiye; sonrasında da yurtdışında düzenlenmeye başlamasını hedefliyoruz. General Electric, Hilti, Shell ve Doğuş Grubu ile şirket çalışanlarını harekete geçiren projeler de şu anda imza aşamasında.”
GELECEK VAAT EDEN KADIN GİRİŞİMCİ
Solucandan gübre üretiyor
Türkiye’nin Gelecek Vaat Eden Kadın Girişimcisi kategorisinin finalistleri arasında yer alan ilpasol firmasının sahibi İlknur Pazarcık, yarışmaya Balıkesir’den başvurdu. Pazarcık, organik gübre üretimi yapan solucanları evdeki banyosuna taşıyarak organik gübre üretimine başladı. Alan yetersiz geldiği için 2012 yılında KOS-GEB’den aldığı kredi ile Edincik Bölgesi’nde 300 metrekarelik tesis kurdu. Tesislerde halen 5 milyon adet solucan bulunuyor ve bunlardan ortalama ayda 20 ton gübre üretimi yapılıyor. Pazarcık ülkemizden sonra yurtdışına açılmak ve mevcut teknolojiyi geliştirmeyi de hedefleri arasında gösteriyor.
‘Acil teslim’ yapıyor
Bu kategoride finale kalan bir başka kadın girişimci ise ACL Teslimin kurucusu Fatma Taş… İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası ilişkiler bölümünden mezun olan Taş, iş hayatında banka, dış ticaret ve e-ticaret gibi teslimat süreçleri ile birçok probleme şahit oldu. 2014 yılında Fatma Taş, arkadaşı Ali Serdar Alemdar ile şirketin temellerini attı, e-ticaret ve mağazacılık yapan işletmelerin kendi müşterilerine uygun fiyatı aynı gün içinde sunabilmek hedefiyle sisteme ‘ACLteslim’ ismini verdi.
Şubat 2015’ten bu yana ParkBravo, bul-dumbuldum, morhipo, hediyedenizi gibi büyük e-ticaret frimalarının yanı sıra birçok e-ticaret müşterisine ve bireysel kullanıcıya hizmet sağladı. ACLteslim Mobil sayesinde kullanıcılar, kendilerine en yakın kuryeyi anında çağırabiliyor, fiyatı görebiliyor, harita üzerinden takip yapabiliyor ve yüzde 30’a varan indirimlerle kurye hizmeti alabiliyor. Taş, ACL Teslim’in 5 yıl içinde globalde ismini duyurmayı ve yakın Avrupa ve Arap bölgelerine yayılmayı hedeflediğini belirtiyor.
Tavsiyenin gücüne inandı
Tavsiye Kanalı-Tavsiye Melekleri-Tavsiye Evi’nin kurucusu Renan Tan Tavukçuoğlu, Türkiye’nin en güçlü kadın topluluğunu oluşturmak üzere üç sene önce yola çıktı ve üç farklı iş modeli hayata geçirdi, ilk olarak Tavsiye Kanalı 2012’nin Kasım ayında 50 bin TL sermaye ile kuruldu. 2013’ün Ekim ayında 20 bin TL sermaye ile Tavsiye Evi açıldı. Aralık 2014’te ise Tavsiye Melekleri hayata geçti. Tavsiye Kanalı, Tavsiye Evi ve Tavsiye Melekleri ‘tavsiyenin gücünü’ reklam ve pazarlamanın hizmetine sunan W0MM, yani ağızdan ağıza pazarlama ile ilişkili modelleri.
Tavukçuoğlu, “Hedefim, kadın topluluğunu güçlendirmek ve çalıştığı markalar için pazar payı oynatabilecek bir güce kavuşturmak. Gelecekteki hayallerim ise gerçek deneyimler sonucu oluşturduğumuz dijital içerikler ile kadınların bir hizmet ya da marka hakkında yaptıkları aramalarının sonucu olmak” diye konuşuyor.
Hücre yenileyici bileşen geliştirdi
Bu kategorinin son finalisti olan Sebi Sim-yacı’nın sahibi Şebnem Özen, 13 yaşından bu yana formüllerle ilgilenen bir kadın girişimci… 2007 yılında yaptığı üniversite Ar-Ge çalışmalarıyla 2012’de ulusal, 2014’te dünya patenti başvurusuyla birlikte 2015’te Amerika ve Avrupa olmak üzere 171 ülkede temel buluş olarak kabul edildi. Bu da Özen’in kimya sektörüne adım atmasına neden oldu. ‘Hücre yeniieyici bileşen’ adıyla dünya patentini satmak yerine üretime başlayarak 2013 yılında Sebi Nehir Kozmetik firmasını kurdu.
Sebi Nehir Kozmetik 2014’te ürünlerini ecza depolarına vermekle birlikte Sebi Pharma ismiyle devam etti. Ege Bölgesi’ndeki üniversite hastanelerinde reçete edilmeye başladı. Özen, iyileştirici ürünlerinden tüm dünyanın faydalanmasını sağlamak istiyor.
