Makaleler

Tahammül, Tolerans, Müsamaha, Hoşgörü

İyi bir başlangıç diyaloğa engeller getirilmemesidir. Taraflar etrafta bolca seslendirilen paradigmaları da tartışabilmelidir. Birilerinin bizim hakkımızda veya istedikleri dünya hakkında ne düşündüklerine tabii ki karışamayız, ama yaşam biçimimize öneri getirene karşı çıkarken, ancak onun usulüne göre düşünmemizin, onu “anlamamızın” istenmesi haklı bir istek değildir. Savunduğumuza katılmayanın “anlama sorunu” taşıyan kimseler olarak resmedilmesi de diyaloğu engelleyen yapıcı olmayan usuldür. Diyaloğun engellenmesi çağdaş bir ülke içinde pratikte zaten uzun sürede uygulanamaz; uygulanması için vatandaşlar arasında eşitliğin olmaması, hâkim ve mahkûm grupların var olması gerekir. Bu ülkede, tartışılması bile tabu sayılan bazı ilkeler adına insanların başlarını örtmelerinin yasaklandığını unutmamamız gerekir. Yani toplum ve kişiler olarak bilinçaltımız bu tür yasaklarla yoğrulmuş ve eğitilmiştir. Tabii en kestirme yol, müsamaha, tahammül ve hoşgörü tartışması yapmak yerine genç kuşaklara farklılığın sorun değil doğal bir durum olduğunu öğretmektir.

Konumuz yaşam biçimimiz olduğundan âlim olan olmayan herkesin eşit konuşma hakkı olmalıdır. Bir hiyerarşi skalası buna engel olmamalıdır. Kişilerin inançlarına göre bir toplum düşlemesi, umut etmesi, o yönde görüşünü açıklaması hakkıdır, kimsenin de bu konuda saygısız yakıştırmalar yapması doğru değildir. Ancak toplumsal hayatımızla ilgili pratik önerilerde bulunmak ve bu yönde telkinde bulunmak başkadır. Pratik öneriler kaleme alındığında birinin de bu toplumsal önerilere tepki vermesi ve itirazlarını sıralaması için ilim sahibi olması gerekmiyor; huzursuzluk kaynağı “öteki” sayılması yeterlidir.

Herkül Millas

Önceki sayfa 1 2

Hem indirmesi hemde kullanımı tamamen ücretsiz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu