Güncel Ekonomi Haberleri

Geleceğin bize hazırladığı sürprizler

140 MİLYON KİŞİLİK TENSİKAT

Ekonominin teknolojik gelişme ile yeniden yapılanması sosyal yapıda bazı olumsuz sonuçlar da ortaya çıkaracak. Osmanlıcada “yeniden düzenleme” anlamına gelen ama son dönemde işten çıkarmalar için kullanüan “tensikat” gelecek yıllarda her sektörde yaşanacak. McKinsey Global Insitute (MGI) uzmanlarının yaptığı bir araştırmaya göre, yeni teknolojiler 2025’e kadar dünya ülkelerinde 140 milyon kişinin işini kaybetmesine yol açacak. Fabrikalarda ve büro işlerinde orta kademe zamanla zayıflayacak. Bu süreçte işgücü yüksek düzeyde becerilere sahip ve yüksek ücretler alan bir azınlık ile becerilerini geliştiremeyen düşük ücretli çoğunluk olarak kutuplaşacak. İşsizliğin artışına rağmen özellikle ileri teknoloji alanında eleman açığı kolay kolay kapatılamayacak.

Esasında bu süreç bazı sektörlerde 1995’ten sonra yaşanmaya başladı. Dünya ülkelerinde fotoğraf filmi üreten fabrikalardaki yaklaşık 170 bin işçi dijital fotoğraf döneminde işini kaybetti.

Türkiye’de bankaların sabit fiyatlara göre aktif büyüklüğü 1995’ten 2104’e kadar yüzde 500 oranında artarken, ATM kullanımın ve internet bankacılığının yaygınlaşması sonunda banka çalışanı sayısındaki artış yüzde 30’larda kaldı.

İşini kaybedenlerin bir bölümü zaman içinde gelişen diğer sektörlerde iş bulabilecek. Ancak hükümetler bu yeni tür teknolojik işsizlik konusunda gerekli önlemleri almadığı takdirde sosyal huzursuzluklar yaygınlaşacak.

Kapitalizmin geleceği

Gelecek 35 yılın gündeminde gelişen ülkelerin hızlı büyümesi, teknolojide çığır açan gelişmeler ve nüfustaki yaşlanma ilk sıraları alacak. Dünya ekonomisinde ağırlık merkezinin batıdan doğuya doğru kayma süreci hızlanarak devam edecek.

Bu gelişmelerin hangi ideolojik çerçevede içinde gerçekleşeceği konusundaki belirsizlikler ise henüz giderilemedi. 2008’de başlayan kriz sürecinde, tünelin ucundaki ışığın bazı ülkelerde henüz görülmemesi ise kapitalizmin geleceği konusunda kuşkuları ve endişeleri artırdı. Dünya ülkelerinin çoğunluğunda son 20 yıl içinde gelir dağılımının bozulması ve orta sınıfların zayıflaması kapitalizmin sorunlarını ağırlaştırdı. Ne var ki kapitalizme yönelen eleştiri sağanağına rağmen alternatif büyüme modelleri, yeni stratejiler ve politika demetleri henüz ortaya çıkarılamadı.

2020 yılına kadar sürebilecek bir geçiş dönemi sonrasında kapitalizmin geleceği konusunda daha net tespitler yapmak mümkün olacak. Bu süre içinde devletin ekonomideki rolünü

güçlendirmeyi de içeren yeni bir alternatif büyüme modeli oluşturulamasa bile kapitalizmin yenilenmesi gerekecek. Kapitalizmin varlığını sürdürmesi, bugünün ve geleceğin sorunlarına yeni çözümler bulmasına ve bu çözümleri geniş halk kitlelerinin yararına sunmasına bağlı kalacak.

Türkiye’nin en geç 2030’da gelişmiş ülkeler safına katılabilmesi ise hukukun üstünlüğünün egemen kılındığı ve demokrasinin derinleştirildiği bir ortamda teknolojik atılımın gerçekleştirilmesi ve gerekli reformların yapılması ile mümkün olabilecek.

Otomotivde değişim hızlanacak

30’lu yıllardan yüzyılın sonuna kadar temel teknolojik özellikleri pek değişmeyen otomotiv sanayii, gelecek 20 yılda teknoloji otoyolunun orta şeridinden sol şeride geçecek. Teknolojik yenilikler istikrarlı bir tempo ile sektörün çehresini değiştirecek.

■ Elektrikle çalışan otomobillerin ve hibritlerin kitlesel sayıda üretimi 2025’e doğru ve ancak şarj istasyonlarının yaygınlaşmasından ve fiyatların makul düzeylere düşmesinden sonra gerçekleşecek.

■ Halen otomobillerde bulunan ve 50 farklı bilgisayar farklı işlevleri yerine getiren elektronik devreler 2020’den sonra standart donanım haline gelecek. Yeni cihazların ve sensörlerin de eklenmesi ile otomobiller neredeyse bir tekerlekli bilgisayara dönüşecek.

■ Motorlu taşıtlarda aktarma organlarındaki mekanik parçalar yerlerini, kablo ile sürüş (drive by wire) sistemlerine 2025’ten sonra bırakmaya başlayacak. Elektronik devreler, şaft, pompa, hortum, kayış ve soğutucu gibi akşamı ve bunları üreten yan sanayi şirketlerini zamanla tasfiye edecek.

■ 2025’ten sonra yaygınlaşması beklenen sürücüsüz araçlar, kazaların ortaya çıkardığı can kaybını azaltacak, ulaştırmanın çehresini tümden değiştirecek.

Tıp ömrü uzatacak

Ekonominin farklı alanlarındaki gelişmelerin etkileşimi bugünden öngörülmesi çok zor olan gelişmeler ortaya çıkaracak. Örneğin tıptaki gelişme şöyle bir yol izleyebilecek:

■ Nanoteknolojideki ilerlemeler, adrese teslim ilaçların geliştirilmesini sağlayacak ve ilaçların yan etkileri hızla azalacak.

■ Genetikteki yeni buluşlar, bazı hastalıkların kaynağından izlenmesini ve önlenmesini mümkün kılacak. Robotikteki aşamalar ameliyatları kolaylaştıracak.

■ Yapay zekâ tekniklerinin gelişmesi bilgisayar ile beyin arasında arayüzlerin oluşturulmasını kolaylaştırarak organ kayıplarının ve felçlerin hasarını bir noktaya kadar ortadan kaldıracak.

■ Giyilebilir cihazların ucuzlaması ve yaygınlaşması, vücutlarımızdaki hastalık göstergelerinin iş işten geçmeden tespit edilmesini sağlayacak.

■ Moore Yasası sayesinde yukarıdaki ilerlemelerden geniş halk kitleleri de yararlanabilecek. Örneğin 10-15 yıl sonra bir DNA dizilimini laboratuvardan almanın bedeli bugünkü MR çektirmek kadar olacak.

itici güç: Moore Yasası

Intel’in kurucusu Gordon Moore 1965’te şu tespiti yapmıştı: “Chip [yonga] teknolojisindeki gelişmeler bilgisayarların gücünü bir maliyet artışı olmadan her 18 ile 24 ay arasında iki katına çıkarabilir.” Bu öngörü geçen 50 yılda doğrulandı. 1 terabayt kapasitesindeki disk için 1995’te 32 bin dolar harcanırken, bu tutar 2006’da 620 dolara ve 2015’te ise 35 dolara kadar geriledi. Diğer ileri elektronik malzemeleri de aynı oranda ucuzlayınca bunların kullanımı yaygınlaştı ve tüm sanayi dallarındaki verimliliği artırdı.

Çok uluslu bir ekip tarafından hazırlanan Uluslararası Yarı İletken Teknolojisi Yol Haritası’ndaki [ITRS] tespitlere göre, Moore Yasası en az 10 yıl daha geçerliliğini sürdürecek. Halen 35 dolar dolayında satılan 1 terabaytlık (TB) disk sürücüsünün fiyatı 10 yıl içinde 1 dolara kadar gerileyecek. Bu ucuzlama yalnız ileri elektronik malzeme ile sınırlı kalmayacak. Nanoteknolojik araçların, robotların, genetik araştırmaların ve yenilenebilir enerji malzemesinin de fiyatları benzer hızlarda ucuzlayacak. İnsan beyni ve eli ile yapılan yazılımlar aynı hızla gelişmediği ve insanlar alıştıkları ürünleri kolay kolay terk edemedikleri için bu gelişmenin tümü hayatlarımıza yansımayacak. Ancak yansıdığı kadarı bile ülke ekonomilerini ve insanların çalışma ve yaşama koşullarını büyük ölçüde değiştirecek. Örneğin fiyatları “”Hnte her yıl yüzde 10 ® azalan ve bugün lüks bir otomobilin fiyatı olan 75 bin dolar satılan robotların kullanımı gelecek yıllarda mavi ve beyaz yakalı çalışanların işlerini ellerinden alacak.

FARUK TÜRKOGLU

Önceki sayfa 1 2 3 4

Hem indirmesi hemde kullanımı tamamen ücretsiz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu