Güncel Ekonomi Haberleri

Kasım’da negatif enflasyon beklentisi

Tüketici enflasyonu Ekim ’de yüzde 2.67 artarken, yıllık enflasyon yüzde 25.24’e yükseldi. Enflasyonun yılsonunda yüzde 24e gerileyeceğine dikkat çeken ekonomistler, kalıcı düşüş için 2019’un ikinci yarısına işaret ediyor…

KÜRESEL piyasaların İran yaptırımları, ABD’de yapılan ara seçimler ve ABD Merkez Bankası’nın (FED) faiz kararına odaklandığı geçen hafta, yurtiçindc takip edilen verilerden biri de Ekim ayı enflasyonu oldu. Merkez Bankası’nın Eylülde yaptığı yüklü faiz artırımı, Rahip Brunson’m serbest bırakılmasının ardından TL’nin değer kazanması ve 9 Ekimde açıklanan Enflasyonla Topyekûn Mücadele Programı çerçevesinde başlatılan indirim kampanyalarının enflasyona etkisinin ne olacağı bir süredir merakla bekleniyordu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜIK) verilerine göre tüketici fiyatları TL’deki değer kaybının gecikmeli etkilerinin de sürmesiyle, giyim ve gıda fiyatları öncülüğünde arttı. Ekim’de tüketici fiyatları yüzde 2.67 artarken, yıllık enflasyon 0.72 puan yükselerek yüzde 25.24 oldu.

“BELİRSİZLİK GERİDE KALDI”

Enflasyonla mücadele programının etkilerinin Ekim ayının son haftasında görülmeye başladığını açıklayan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, fiyatlama davranışlarında yaşanan bozulmalara dikkat çekti. Yaptığı bir açıklamada Eylül ayı enflasyon raporunu detaylı bir şekilde incelediğinde, birçok sektörün belirsizlik nedeniyle dolar kurunu 8.5 TL’den tahmin alarak bir fiyatlama ortaya koyduğuna dikkat çeken Albayrak, bu dönemin geçtiğini, fiyatlama davranışlarının da normale inmesi gerektiğini vurguladı. Albayrak, cari açık verilerine ilişkin de açıklamalarda bulundu. İlk gelen tahminlerin cari açığın 40 milyar doların altına doğru inmeye başladığı yönünde olduğunu söyleyen Albayrak, yılsonu rakamları eğer bu istikamette giderse, yılsonunda cari dengenin çok daha büyük bir sürprize gebe olduğunu dile getirdi.

KALICI DÜŞÜŞ 2019’DA

Öte yandan, enflasyon rakamlarının sıkı para politikasında devamlılık gerektirdiğini vurgulayan ekonomistler, enflasyonun Kasım’da negatif gelebileceği, yılsonunda ise yüzde 24 seviyelerine gerileyeceği görüşünde. Önümüzdeki dönemde TL’de yaşanan değer kaybının gecikmeli etkilerinin enflasyonda gözleneceğine işaret eden ekonomistler, tüketici fiyatlarında üretici fiyatları kaynaklı maliyet baskılarının süreceğine, enflasyonda kalıcı düşüşün 2019’un ikinci yarısında olacağına dikkat çekiyor. TÜİK verilerine göre, Ekim’de aylık en yüksek artış yüzde 12.74 ile giyim ve ayakkabı grubunda oldu. Ana harcama gruplan itibarıyla Ekim’de endekste yer alan gruplardan, konutta yüzde 4.15, ev eşyasında yüzde 3.44, gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 3.22 artış gerçekleşti. Aylık düşüş gösteren tek grup yüzde 0.85 ile ulaştırma oldu. Ekim’de aylık olarak en yüksek artış gösteren ürün grubu ise yüzde 41.21 ile çocuk için anorak tipi kabandı. Bunu yüzde 40.64 ile kadın kazağı izledi.

DÖVİZ KURU GEÇİŞKENLİĞİ

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nm (TCMB) aylık fiyat gelişmeleri raporuna göre Ekim’de yıllık enflasyon 0.77 puanlık düşüşle yüzde 34.35’e gerileyen temel mal grubu dışındaki alt kalemlerde artış gösterdi. Temel mal grubu enflasyonu yıllık bazda yavaşlaşa da bazı alt kalemlerde döviz kuru geçişkenliğinin güçlü bir şekilde devam ettiği gözlendi. Temel mal grubu fiyatlarındaki gerilemede dayanıklı mal grubu fiyatları etkili oldu. Aylık bazda yüzde 0.69 gerileyen dayanıklı mal grubunda ÖTV matrah düzenlemesinin etkisiyle yüzde 3.07 düşen otomobil fiyatları öne çıkarken, mobilya fiyatları da sınırlı olmakla birlikte yüzde 0.85 geriledi. Beyaz eşya ve diğer temel mal fiyatları aylık yüzde 5.5 artarak döviz kurunun gecikmeli etkilerinin sürdüğüne işaret etti.

“GEÇİŞKENLİK ALTI AY SÜRER”

Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, baz etkisi incelendiğinde geçen senenin aynı ayma göre Kasım’da bir miktar gevşeme beklenebileceğini vurgulayarak, “Ancak son iki ayda fiyatlama davranışlarında görülen ciddi bozulmanın Kasım’da birden düzelmesini beklemek de iyimserlik olur. Aralık’ta ise baz etkisi zaten lehimize işlemiyor. Dolayısıyla Kasım ayında belki daha az bir artış, Aralık’ta ise daha yüksek bir artışla seneyi mevcut yüzde 25’lilc rakamın bir miktar üzerinde tamamlamamız bana olası görünüyor” diye konuştu.

Para politikasında Eylül’de yapılan sıkılaştırmanın kur üzerindeki etkilerinin sınırlı da olsa görüldüğünü belirten Demiralp, atılan adımın en azından kurun kontrolden çıkmasına engel olduğunun altını çizdi. Enflasyonda düşüş görülebilmesi için kurun daha fazla yükselmemesi ya da düşmesi gerektiğine dikkat çeken Demiralp, “Ağustos’taki kur şokunun geçişkenliğinin önümüzdeki altı ayda tamamlanmasını, ondan sonra enflasyonda düşüş başlamasını bekleyebiliriz” dedi.

Bu arada ABD Merkez Bankası geçen hafta politika faizini beklentiler doğrultusunda yüzde 2-2.25 aralığında sabit tuttu.

Yİ-ÜFE ARTIŞI YAVAŞLADI

TÜFE’nin ardından yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) verilerine de kısaca göz atalım. Ekim’de Yİ-ÜFE yüzde 0.91 artarken yıllık Yİ-ÜFE bir önceki aya göre 1.14 puan gerilemeyle yüzde 45.01 oldu. Yİ-ÜFE artışı Ekim’de 10 aylık yüzde 40.22, on iki aylık ortalamalara göre yüzde 23.73 düzeyinde gerçekleşti. Sanayi sektörünün bir önceki aya göre değişimleri incelendiğinde madencilik ve taşocakçılığında yüzde 1.12, imalat sanayinde yüzde 0.17, elektrik, gaz üretim ve dağıtımında yüzde 8.62 ve su sektöründe yüzde 0.89 artış görüldü. Yİ-ÜFE’de bir önceki aya göre en fazla artış; yüzde 20.78 ile ham petrol ve doğal gaz, yüzde 8.62 ile elektrik, gaz üretim ve dağıtımı, yüzde 7.33 ile mobilya hariç ağaç ve mantar ürünlerinde gerçekleşti. Ana sanayi grupları sınıflamasına göre 2018 Ekim’de aylık ve yıllık en fazla artış sırasıyla yüzde 5.37 ve 81.61 ile enerjide gerçekleşti.

Ekim ayı enflasyonuyla birlikte yeniden değerleme oranı da tekrar gündeme geldi. Bilindiği üzere her yıl Kasım’da ekim ayı itibarıyla 12 aylık üretici enflasyonu artışı yeniden değerleme oranı olarak kabul ediliyor. Ekim ayı itibarıyla on iki aylık ortalamalara göre üretici enflasyonu artışı yeniden değerleme oranı olarak kabul ediliyor. Bu oranı yarıya kadar indirme yetkisinin kullanılmaması halinde, Yİ-ÜFE artış oranı “yeniden değerleme oram” olarak ilan ediliyor. Geçen hafta Bakan Albayrak, yeniden değerleme oram ile ilgili gerekli adımı atacaklarını açıkladı. Enflasyonla mücadele ve bütçe dengesi kapsamında en optimum, en doğru çözümle ilerleyeceklerini söyleyen Albayrak detaylı çalışmaların devam ettiğini vurguladı.

EURO CİNSİ TAHVİLE TALEP

Euro cinsi tahvil ihracına toplamda 200’den fazla yatırımcı üç kattan fazla talep gösterdi. 2018 yılı dış finansman programı çerçevesinde geçen hafta 2026 itfalı eurobond ihracı ile 1.5 milyar euro borçlanma gerçekleştirildi. İhraç için 7 Kasım’da BNP Paribas, HSBC ve ING’ye yetki verilmişti. Bu ihraçla birlikte 2018’de uluslararası sermaye piyasalarından toplam yaklaşık 7.7 milyar dolar finansman sağlandı.

TL’nin değer kazandığı Ekim’de en yüksek aylık getiriyi Devlet İç Borçlanma Senetleri (DÎBS) sağladı. TÜİK verilerine göre Ekim’de en yüksek aylık reel getiri Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 3.46, TÜFE ile indirgendiğinde yüzde 1.69 ile DİBS’de gerçekleşti. Üç aylık, altı aylık ve yıllık değerlendirmede en çok kazandıran yatırım araçları ise dolar oldu. Ekim’de yatırımcısına en çok kaybettiren yatırım aracı euro olurken, üç aylık dönemde DÎBS, altı aylık ve yıllık değerlendirmelerde en çok kaybettiren yatırım aracı olarak BIST 100 Endeksi dikkat çekti.

Prof. Dr. Erdal Tanas KARAGÖL / Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi
“Üretici fiyatlarına dikkat”

Ekim’de de devam eden enflasyon artışı Eylül’e kıyasla daha sınırlı gerçekleşti. Tüketici fiyat endeksinde artışın yanında üretici fiyatlarında görülen düşüşe mutlaka dikkat çekmek gerekiyor. Bu düşüşün önümüzdeki ay tüketici fiyatlarına yansıması da muhakkak hissedilecek. Enflasyonla Topyekûn Mücadele Programı kapsamında uygulamaya konulan fiyat indirimleriyle yılsonuna kadar fiyatlama davranışları üzerinde önemli bir kontrol mekanizması kuruldu. Bu sayede yılsonuna kadar enflasyonda belli oranda düşüş gözlemlenecek. Öte yandan vergi indirimlerinin Kasım ayı enflasyonunda aşağı yönlü bir etki oluşturması bekleniyor. Tabi Türk Lirası’ndaki değer kazancının enflasyona geçişkenliğini de unutmamak gerek. TL’nin Ekim’de yaşadığı değerlenmenin enflasyona pozitif anlamda yansıması önümüzdeki ay enflasyon rakamları açısından muhtemel gözüküyor. Enflasyonun Merkez Bankası‘nın son enflasyon raporunda yüzde 23.5 olan tahmine yakın bir seviyede yılı tamamlayabileceğini söyleyebiliriz.

Prof. Dr. Selva DEMİRALP /Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi
“Maliyetlerdeki artış tüketiciye yansıyor”

Enflasyonla Topyekûn Mücadele Programı’nın etkileri sınırlı olarak hissedilmiş görülüyor. Bu ay düşüş gösteren tek kalem olan ulaştırma sektöründeki aylık düşüşün kısmen otomobil fiyatlarında yapılan indirimler kısmen de kurdaki geri çekilmeden kaynaklandığını söyleyebiliriz. Bununla birlikte TÜFE sepetinin genelini değerlendirdiğimizde ulaştırma dışında tüm alt kalemlerde görülen fiyat artışları bizlere sorunun köküne inmeden enflasyonun düşmeyeceğini gösteriyor. Türkiye’de şu anda yaşanan enflasyon büyük ölçüde Ağustos sonrası yaşanan kur şokunun yarattığı maliyet enflasyonu. Maliyetlerdeki artış kademeli olarak tüketiciye yansıtılıyor. Ancak ÜFE ve TÜFE arasındaki makasın genişliği bu geçişkenliğin henüz tamamlanmadığına işaret ediyor. Maliyetlerdeki artış tüketiciye tam olarak yansıtılmadan üreticiden fiyat indirimi beklemek kar marjlarını ciddi olarak tehlikeye sokar ve kalıcı olmaz. Vergi indirimlerinin enflasyon üzerinde elbette doğrudan bir etkisi olur. Geçici olan bu indirimler devreden çıktıktan sonra enflasyon tekrar yukarı yönlü hareket eder.

Prof. Dr. Murat YÜLEK / İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi
“Vergi indirimlerinin etkisi önümüzdeki aylarda görülecek”

Ekim ayı rakamları kur hareketliliğinin fiyatlar üzerindeki baskısının azalarak devam ettiğini gösteriyor. Eylül’de yüzde 24.52 olan yıllık tüketici fiyatları enflasyonu Ekim’de yüzde 25.24’e yükseldi. Buna karşılık, üretici fiyatlarında Ekim’de aylık ve yıllık bazda hafif de olsa düşüş yaşandı. Bu önümüzdeki aylarda devam ederse maliyet enflasyonunun tüketici fiyatları üzerindeki yükseltici etkisinin düşmeye başlayacağını gösteriyor. Bunda Enflasyonla Topyekûn Mücadele Programı’nın etkileri olduğu düşünülebilir ancak kesin bir şey söylemek zor. Geçen ay yapılan vergi indirimlerinin etkisinin enflasyon üzerinde etkisi çok sınırlı olacak ve varsa ancak önümüzdeki aylarda görülecek. Enflasyonda artışın önümüzdeki sene ilk aylara kadar devam etmesini öngörüyorum. Ancak kurda, Brunson’ın bırakılmasından sonra başlayan düşüş enflasyonun artışını sınırlayabileceği gibi zirveyi çok daha yakına çekebilir. Düşüş sürerse Kasım ayından sonra enflasyon önce duraklar sonra düşüşe geçebilir.

Hülya Genç Sertkaya

Hem indirmesi hemde kullanımı tamamen ücretsiz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu