Teknoloji ve İnovasyon Haberleri

Türkiye’nin Otonom Özellikli Aracı Heyecanla Bekleniyor

Türkiye yerli otomobilini bekliyor

Uğur SOYAK / Ortakçı Cam Üretim-Geliştirme Sorumlusu
“Merkez üssümüz kesinlikle Türkiye olacak”

Müşterilerin ve potansiyel müşteri portföyünün sadece ürünü teslim alma odaklı olmaktan ziyade, daha kaliteli, uygun maliyetli ve m daha kısa teslim : süresinde nasıl temin etme talepleri var. Bu nedenle teknolojik beklentileri artıyor. Sektörümüzde ise mobilite olmazsa olmaz bir halde. Türkiye’de otonom ve yan sanayi pazarının büyüklüğünü sektördeki ana sanayi firmaların yatırımları belirliyor. Ana sanayiler yatırımlarla üretim hızlarını ve kapasitelerini artırırken kaliteyi de üst seviyeye çıkarmayı hedefliyor. Bu da yan sanayilerin rekabetçi ortamda ayakta kalmaları için benzer yatırımlara ve çalışmalara başlamaları gerektiğinin göstergesi. Firmalar buna zorlandıkça yeni teknoloji yatırım firmaları da oluşmaya başladı ve bu durum artarak devam edecek. Bünyemizde hedef müşterilerle fuarlarda ve referanslar sayesinde iletişim kurarken bu program ile firmamızı dijital ortamda öne çıkan özelliklerimizle tanıtarak sonrasında birebir görüşmeler gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Merkez üs kesinlikle Türkiye ve kendi işletme lokasyonumuz olacak. ABD sürecinde tabii ki her firma gibi en azından numune süreçlerinde hedef müşterilerle görüşüp ürün kalitemizi ve çeşitliliğimizi kanıtlamak istiyoruz.

Bunun için de doğrudan ana sanayilerle görüşmekten ziyade daha çok ana sanayi firmalarına ürün tedariğinde bulunan firmalarla görüşmeyi hedefledik. Doğrudan büyük ana sanayi üreticiler ile yapacağımız görüşmeler vizyon anlamında bizi geliştirecektir ancak iş ortaklığı anlamında yeni gireceğimiz bir pazara daha temelden giriş yapmamız gerektiğini düşünüyoruz.

Erdem SEHERLER / Eteration İş Geliştirme Direktörü
“Programla amaçlarımız örtüştü”

Mobilite ve bağlı connected araçlar için araç içi yapay zeka servisleri ve uygulamalarının teslimatlarının gerçekleştirilmesini sağlayan yüksek ölçekli açık platform ürünümüzü ABD’deki otomotiv sektöründe görücüye çıkarma niyetindeydik. Innogate programıyla bu amacımız örtüştü. Mobilite ve otonom araçlar konusundaki Ar-Ge ve gelişmelerin yurtdışı pazarlarda, yurtiçine kıyasla daha yüksek oranlarda gerçekleştirildiğini gözlemliyoruz.

Bu nedenle uluslararası işbirlikleri konusunda fırsatlar bulabileceğimizi düşünüyoruz.

Otomotiv sektöründe ana üreticilerin yurt dışında olması nedeniyle de ihracat temelli gitmek istiyoruz. Geliştirmeleri Türkiye’de gerçekleştirip, yurtdışına Türkiye’den ürün ve servis ihracatı şeklinde bir stratejimiz var. Sahip olduğumuz yetenekler ve şu ana kadar gerçekleştirmiş olduğumuz kurumsal çalışmalar ve hizmetler Türkiye’den bu çalışmaların yapılabileceğini gösteriyor. Stratejimizi işbirliği fırsatlarında anlatarak, görüşmelerimiz sırasında ABD pazarı açısından stratejimizi doğrulamayı planlıyoruz.

Çalışmalar sırasında alacağımız geri bildirimlere göre yol haritamızda değişiklik yapmaya açığız.

Henry BZEIH / Flex, CTO ve Otomotiv Bölümü Kıdemli Başkan Yardımcısı
“Şirketler kendilerini ayrıştırabilmeli”

Benzersiz teknoloji çözümleri sunan şirketlerin küresel pazarda başarı ve yaygınlaşma ihtimali çok daha yüksek olacak. Türkiye’den görüştüğüm şirketlerin hiç biri sektör veya insan kaynağı bakımından eksik değil.

Ancak kendilerini ayrıştıracak özelliklerden yoksunlar. Zira özellikle de satacağınız ürün, bir emtia, yani değerli bir ürünse ayrışmanız gerekiyor. Yetenek ve olanakların var olduğunun altını çizdikten sonra, görüştüğüm Türk şirketlerinden bazılarının başarılı olacağını ve pazarda yaygınlaşabileceğini söyleyebilirim. Türk hükümetinin desteği var. Eğitim altyapısı var, bu işe girmek için ihtiyaç olan ruh da ortada. Ben Türkiye ile ilgili çok olumlu düşünüyorum.

Philip DELVECCHIO / Hapday Group, Kurucusu ve Baş Stratejisti
“ABD’de doğru kurumsal partner bulmalısınız”

Türk şirketleri Innogate programına katılarak bile pazarla ilgili bir avantaj sağlıyor. ABD dışındaki şirketlerin anlaması gereken şey, içine girdikleri yarışta bu ülke dışında olmanın getirdiği avantajların farkında olmaları. Türkiye’de Ar-Ge masraflarının daha az olması, maliyete dayalı büyüme ve daha iyi teknoloji dikeylerinin avantaj olduğunu görmeliler.

Bundan sonraki adımsa, zayıf taraflarının üzerinden gelmeleri için ABD’de kendileri için doğru kurumsal partneri bulmaları gerektiği.

Bu pazarda Türk şirketlerinin karşılaşacağı en büyük sorun kültürel ve iletişim anlamında olacaktır diye düşünüyorum. Hiçbir şirket gerçek anlamda araştırma yapmadan ABD’deki bu pazara girmemeli. Görüştüğüm Türk şirketlerinden yola çıkarak, Türkiye’de üretim geçmişinin başarılı olduğunu görebiliyorum.

Eğer inovatif olmak ve geleceği markalara taşıyabilen üretici şirketler olmak istiyorsanız, o zaman şu andan fedakarlık yapıp, güvenilir fınansal kazanımlarından feragat etmeniz ve biraz risk almanız gerekiyor.

“Tam otonom araçlar beş yıla kadar piyasada olur”

Wellesley/MIT’de ekonomi ve finans, VVharton Businness School’da işletme yüksek lisansı okuyan Seval Öz, GoogleX’in insansız araç projesinin başında yer almış bir isim. Daha sonra Alman Continental AG’in Silikon Vadisi’nde kurduğu Akıllı Ulaşım Sistemleri birimi bünyesinde sürücüsüz araç yazılım mimarisini oluşturarak, şirketin mobilite ve dijital dönüşümünden sorumlu oldu. ABD’de Dr. Oz programını sunan ünlü Dr. Mehmet Öz’ün kız kardeşi olan Seval Öz, son olarak Google Alphabet’in yapay zekaya odaklaşan fon şirketi Gradient Ventures tarafından kısmen fonlanan, otonom araçlar için kamera/ radar görüntüleri birleşenlerinin sensör algısı oluşturulması üzerine yoğunlaşan Aurima.ai’nin CEO’su olarak görev yapıyor. İTÜ Innogate ekibine İstanbul ve ABD’deki seminerlerde deneyimlerini anlatan Öz, otonom araçlar ve son olarak Tesla’nun kurucusu Elon Musk’ın sürücüsüz araçların 2020’de çıkacağı yönündeki iddiaları üzerine şunları söyledi:

Musk hızlı giden bir insan. Realist bir takvim mi onu bilmiyorum, benim düşündüğüm 2020-2025 arasında çıkacağı yönünde. Dünyanın hazırlıklı ilerlemesi gerek. Batarya çalışmaları hazır değil. Musk biraz aceleci ama yine de onun gibi hızlı hareket eden insanlara ihtiyacımız var. Kendi ürettiği araç filosunu kontrol edeceği için Musk, şu anda diğer otonom markalarının önünde gidiyor.

Bu yolda büyüme acıları olacağını aklımızdan çıkarmamalıyız. Teknoloji yaygınlaşırken bazı sorunlar yaşanacaktır. Dataların paylaşımı, iletişimlerin bölünmeden devam etmesi ve bunların taslakla yazılması gerekiyor. Nasıl ki uçak uluslararası hava sahasına giriyor, ama tek bir hava sahası anlayışı oluyor. Bu durum otonom arabalar için de aynı olacak. Arabalar da eyaletler, ülkeler arasında geçiş yapacak, yolun kullanım şekli öğrenilecek, arabanın hafızası içine girecek, harita kayıtlı olacak.

Çin bu konuda çok istikrarlı gidiyor. Her gün muazzam bir bilgi topluyor. Çin’in nüfusunun yüzde l’nin araç satın alma durumu var. Daha fazlasını yollar taşımaz. Almanya’daki dev şirketlerse böyle bir değişikliğe hazırlıklı değil.

Onlar elektrikli araç ya da pil enerjisine hiç yatırım yapmadılar. Onlar şirket olarak değil, kurumsallaşmış devlet gibi çalışıyor. Organizasyonları çok hantal. ABD ise daha çabuk hareket etti. ABD’nin yerleşik yazılımı geniş alanlara yayılmış durumda. ABD’de üniversiteler hazırlıklı bir şekilde atladılar bu konu üzerine. Örneğin, ABD’deki şoförsüz araç sistemleri uzmanları DARPA’nın üniversitelere verdiği parayla geliştirildi. Sonra DARPA o uzmanları geri aldı. ABD’de otonom programı böyle başladı. Google, Microsoft, Amazon gibi djjital şirketler bu alanlardan çekilmezler. Çünkü burada çok büyük bir ekonomik rüzgar var. Yolcunun ulaşım masrafı mil başına 1-2 dolardan 30-40 dolar cent’e düşecek. Otonom sistem kamyon taşıyacak, insan taşıyacak. İnsanların ve sistemin maliyet avantajlarına kayıtsız kalması beklenemez. Özellikle de New York, İstanbul gibi çok büyük şehirlerde… Türkiye’den çok güzel yazılım hikayeleri çıkıyor. Start-uplar çok başarılı. Taşımacılık sektörü, ilaç ve sağlık sektörlerinde faaliyet gösteren birkaç tanesiyle görüştüm. Bunlar çok önemli. İlk başta yapay zekadan fayda sağlayacak sektörler bunlar.”

Önceki sayfa 1 2

Hem indirmesi hemde kullanımı tamamen ücretsiz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu