İş Fikirleri ve İş Kurmak

Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Açmak Kazançlı Yatırım

Sağlık sektöründe yeni büyüme alanının diş olduğu görülüyor. Sürekli yeni bir klinik açılıyor. Aralarında kendi şubelerini açarak büyümeyi düşünenler olduğu gibi franchising yoluyla yaygınlaşmayı planlayanlar da var…

Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi

KİŞİSEL hijyenin en önemli parçalarından biri ağız ve diş sağlığıdır. Ağzımızdaki sorunlar sindirimden dolaşım sistemine vücudun pek çok noktasında sorun yaşanmasına yol açıyor. Bu nedenle dişleri korumak, büyük küçük herkesin dikkat etmesi ve önem vermesi gereken konuların başında geliyor. Diş sağlığı konusunda gerekli özenin gösterilmemesi ve günlük bakımların ihmal edilmesi, ileriki yıllarda hem önemli sağlık sorunlarına, hem de yüklü tedavi masraflarına yol açıyor. Son yülarda büyük ilerleme kaydeden teknolojik çalışmalar ve geliştirilen ürünler, günlük ağız ve diş bakımı konusunda hayatımızı kolaylaştırmakla kalmıyor, aynı zamanda korunması yönünde çok önemli katkılar sağlıyor.

Türkiye’de ağız ve diş sağlığı merkezlerinin sayısında son yıllarda hızlı bir artış yaşanıyor. Hatta daha şimdiden markalaşan, franchising yöntemiyle zincir haline gelmeyi planlayanlar var. Bunun yanında yeni şubeler açarak kendisi büyümeyi tercih edenler de yok değil. Bu alanda kurumsallaşma yolunda adım atanlar da dikkat çekiyor.

KLİNİK SAYISI 20 OLACAK

Bu alanda hızla büyüyen firmalardan DentGroup’un İstanbul’da 10, Antalya, Bodrum ve Gaziantep’te birer olmak üzere toplam 13 kliniği bulunuyor. 2018 içerisinde yurtiçinde 20 kliniğe ulaşmayı hedefleyen firmanın yurtdışında ise Berlin, Köln, Rotter-dam ve Londra’da partner klinikleri mevcut. Firma bünyesinde DentGroup Kids, DentLab, DentGroup Academy, DG World, DGFM ve DentApp gibi çeşitli oluşumlar yer alıyor. “Kurumsallaşma yolunda kendi standartlarımızı anlattığımız ve dijital bir kılavuz olan DentBook isimli bir kitap oluşturduk” diyen DentGroup Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Cihan Çapan, verdikleri hizmetleri her geçen gün geliştirdiklerini söylüyor. Kurumsallaşma yolunda yaptıkları diğer çalışmaları ise şöyle anlatıyor:

“Her ay gizli klinik ziyaretleri ile denetimler gerçekleştiriyoruz. Eğitime önem veren bir firma olduğumuz için, DentGroup Academy adı altında özel bir birim oluşturduk. Satın alma, insan kaynaklan, iletişim faaliyetleri, finans gibi alanların yürütüldüğü ve danışmanlık hizmeti veren idari bir merkezimiz bulunuyor.”

Uygun şartlar oluştuğu takdirde diş hekimleri kendi kliniklerini DentGroup’a dönüştürebiliyor ya da yeni bir DentGroup kliniği açabiliyor. Ancak markanın kliniğini açmak için bazı şartlar var. Ortak olacak hekimin mutlaka o klinikte çalışıyor olması, kliniğin merkezi noktalarda ve tabela değeri olan konumda olması ve en az üç üniteden oluşması gerekiyor.

“AVRUPA’DAN DAHA İYİ DURUMDAYIZ”

DentGroup’ta en çok tercih edilen tedavilerin başında estetik diş uygulamaları geliyor. Gülüş tasarımı diye adlandırılan, zirkonyum, lamine porselen kaplama ve biyolojik beyazlatma sıkça yapılan işlemlerden. Türkiye’nin diş hekimliği konusunda Avrupa’nın çoğu yerine göre daha iyi durumda olduğunu belirten Çapan, diş sağlığı hakkında şunları söylüyor:

“Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde ağız ve diş sağlığı hizmeti, altı ayda bir kamusal hizmet alanında kontrol randevusuna gitmek ve gerekli tedavileri yaptırmak koşuluyla, sigorta kapsamında ücretsiz yapılıyor. Bu süreyi aştığınızda kontroller ücretli hale geliyor. Bu da toplumun randevulara uymasını teşvik ederken, ağız ve diş sağlığı bilincinin oluşmasını sağlıyor.”

Türkiye’deki kamu hastanelerinde ise diş sağlığı hizmetleri ücretsiz veriliyor. Ancak bu durumun ağız ve diş sağlığı bilincinin yetirince oluşmasını sağlamadığı görülüyor. Çapan, “Altı ay gibi kısa bir süre yerine, yıllarca bekleyen sorunlar, daha komplike tedaviler gerektiriyor. Tedavi zorlaştıkça da ihmalkarlık artıyor” diyor.

“YURTDIŞINDA ŞUBE AÇACAĞIZ”

Dentway diş klinikleri, İstanbul Suadiye, Beykoz Medistate, Ataşehir ve Gebze’de faaliyet gösteriyor. Beşinci şubesini ise Mecidiyeköy Quasar binasında bulunan estetik merkezi içerisinde açacak. “2019 yılı için Arnavutluk ve İsviçre’de klinik görüşmeleri yapıyoruz” diyen Dentway Sahibi ve Diş Hekimi Alper Çıldır, yurtdı-şındaki partnerleri ile görüşmelerin olumlu olması halinde, 2019 Mayıs ayı içerisinde klinikleri faaliyete geçireceklerini söylüyor. Çıldır, firmanın kurumsallaşması anlamında yaptıkları çalışmaları ise şu sözlerle anlatıyor:

“Şubeler ile daha kolay iletişim kurabilmek için klinikler arasında IP telefonları ve internet ağları kurduk. Gerekli hizmet içi eğitimlerimize devam ediyoruz. Yaptığımız tüm işlemleri kayıt altına aldık ve şubelerdeki yetkililerin görebilmesini sağladık.”

Estetik diş tedavisi, diğer kliniklerinde olduğu gibi Dentway’de de en fazla yapılan işlemlerden biri. Çıldır, en fazla yaprak porselen ve implant uygulamasının tcrcih edildiğini söylüyor. Diş sağlığına gösterilen önemi ise şu sözlerle anlatıyor:

“Türkiye geneline baktığımızda diş sağlığına yeterli önemin gösterilmediğini görüyoruz. Diş fırçası ve diş macunu tüketim oranlarına baktığımız zaman veriler hiç parlak değil. Sosyoekonomik durum iyileştikçe ağız hijyeninin durumu da iyileşiyor.” Firma, franehising yoluyla büyüme konusunda biraz tedirgin. Taleplerin çok olmasına rağmen, kalitede sorun yaşayacağını düşündüğü için franehising sistemine geçmeyi şimdilik düşünmüyor.

TÜRK VE ALMAN ORTAKLIĞI

Medicadent Ağız ve Diş Sağlığı Polikliniği, ilk olarak 1988 yılında İstanbul Kadıköy’de hizmet vermeye başlamış, ikinci kliniğini ise yine İstanbul Batı Ataşehir lokasyonunda faaliyete geçirmiş. Firma MedicaDcntKids adı altında çocuklar için ağız ve diş sağlığı hizmeti de veriyor. Firmada implant tedavisi, gülüş tasarımı, ortodontik tedavi, petodonti ve genel diş hizmetleri uygulanıyor.

Firma, Global Diş Hekimliği Derneği ve Alman İmplantoloji Derneği (DGOT) ile 2014 yılında yaptığı protokol ile Türkiye’de kısa ve uzun vadeli implant kursları düzenliyor. Kursların düzenlenmesindeki amaç ise, yurtiçi ve yurtdışından hekimlere, dünya standartlarında eğitimler verebilmek.

Önce gör, sonra karar ver

Son yıllarda uygulanan mock-up tekniği (prova dişi] ile kişiler, artık tedaviye başlamadan önce dişlerinin nasıl olacağını görebiliyor. Bu işlem bilgisayar uygulaması ile yapılmıyor. Hastalar, prova dişlerini takıp birkaç saat deneyimleme fırsatı buluyor. Tedavi öncesinde dişlerden alınan ölçülerle yapılacak işlem plastik deneme modelleri ile yapılıyor. Hem maddi, hem de manevi kayıpların önüne geçilmiş oluyor.

Dr. Gökhân YAMANER / Diş Dostu Derneği Yön. Krl. Üyesi
“Ekipman pazarı 115 milyar TL”

Dünyadaki diş hekimliği ekipmanları 2017 yılı itibariyle 24 milyar İsviçre frangı ır (115 milyar TL). Bu pazarın yüzde 33’u gene diş hekimliği malzemeleri, yüzde 22’sı dental ekipmanlar, yüzde 17’si protez malzemeleri ve yüzde 28’i implantoloji, ortodonti ve dental uzmanlık malzemeleri olarak sıralayabiliriz.

Sadece implant sektörü dünyada 3.5 milyar İsviçre frangının (16 milyar TL) üzerinde bulunuyor Bu sektörün yüzde 80’i ise beş büyük yabancı firma üzerinden yürütülüyor. Türkiye’nin verilerine baktıaımız zaman Diş Malzemeleri Sanayici ve işadamları Darnaği’na göre (OİŞSİAD) 500 milyon dolar civarında seyreden sektörel ekonominin yüzde gibi önemli bir bölümünü ithalat tarafı oluşturuy .

DR. Ali Rıza İlker CEBECİ / Türk Dişhekimleri Birliği Genel Başkanı
“Düzenleme gözden geçirilmeli”

3 Şubat 2015’de düzenlenen yönetmelikle, ‘Özel ağız diş sağlığı merkezlerinin diş hekimi dışındaki kişilerin ortaklığı ile açılabileceği’ şeklinde yapılan düzenlemenin kurumsallaşmada değil piyasalaşma yararına olacağını düşünüyoruz. Bu piyasalaşma hastanın ağız diş sağlığı için yararlı olmayacağı gibi, diş hekimi emeğinin de değersizleştirilmesine katkı yapacaktır. Ülkemize gelen yabancıların sağlığı hekim olarak bizim sorumluluğumuzda. Yani biz sağlık turizmini değil turistin sağlığını öncelikli olarak düşünüyoruz. Sağlık turizmi adı altında son düzenlenen yönetmelikle yapılacak olan hizmetlerin, Türk ve yabancı vatandaşlar arasında ayrımcılığa yol açacağı söylemi bizi rahatsız ediyor.

Yönetmelikteki bazı maddeler sağlık turizmi için uygunluk belgesi alabilme yolunun çok kolay olmadığını açıkça ortaya koyuyor. Bu bağlamda uygunluk belgelerini, diş hekimi muayenehane poliklinikleri ve merkezlerinin alması daha zor olacak. Çeşitli firmaların simsarlığı ile çok uluslu sermayelerin elinde olan özel hastaneler, bu uygunluk belgesini rahatlıkla alacak ve ayrıcalıklı sağlık turizmi adı altında daha çok gelir elde edecekler.

Dr. Öğr. Üyesi Mustafa GÜNDOĞAR / Medipol Mega Üniversitesi Hastanesi Endodonti Uzmanı
“Her altı ayda bir kontrol gerekiyor”

Ağız ve diş sağlığı açısından günde en az iki defa dişlerimizi fırçalamak gerekiyor. Özellikle sabah kahvaltıdan sonra ve gece yatmadan evvel bu işlemi mutlaka yapmamız şart. Fırçalamanın da çeşitli yöntemleri var. Özensiz ve sert bir şekilde dişleri fırçalamak sağlıklı değil. Yemeklerden sonra diş etleri üzerinde kalan gıda artıklan, mikroorganizmaların üremesine ve kümelenmesine yol açarak, diş çürümesini hızlandırıyor. Eğer diş eti problemlerimiz var ise diş ipi ve ağız gargarası kullanarak ağzımızı çalkalamamız gerekiyor. Ağız ve diş sağlığını korumanın bir diğer yolu da her altı ayda bir, diş hekiminin genel kontrolünden geçmek. Diş sağlığını korunmak adına ayrıca yediklerimize ve içtiklerimize dikkat etmeliyiz. Şekerli gıdalar ve asitli içecekler tüketmemeye özen göstermeliyiz. Kalsiyum, fosfor ve flor mineralleri yeterince alınmalı. Diş eti, diş sağlığı ve sağlamlığı için gerekli C, A ve D vitamini eksikliği olmamalı. Süt, süt ürünleri ve taze meyveler özellikle diş için çok yararlıdır. Sürekli yumuşak besinlerle beslenmekten kaçınılmalı, havuç ve elma gibi sert yiyecekleri ısırarak yemeliyiz. Fındık ve ceviz gibi kabuklu ürünler dişlerle kınlmamalı.

Ağız ve diş sağlığı merkezleri

Merkez adı ————- Şube sayısı

  • Dentapolitan  4
  • Dentariumdis — 2
  • DentGroup Diş Klinikleri — 13
  • Dentram Diş Klinikleri — 3
  • Dentway Diş Hekimim — 4
  • Medicadent Ağız ve Diş Sağ. Polik. — 2
  • Özel Aydent Diş Polikinliği — 2

2 milyon TL’lik yatırım gerekiyor

■ Ağız ve diş sağlığı merkezinin müstakil binada açılması, ameliyathanesi, panoramik röntgen cihazı ve en az dört diş muayene biriminin (ünit) bulunması gerekiyor.

■ Bu merkezler aynen hastaneler gibi 24 saat açık olmak zorunda.

■ Ağız ve diş sağlığı merkezinde çene ve diş cerrahisi, ortodonti, pedotonti, periodontoloji gibi branşların olması öneriliyor.

■ Dört ya da beş üniteli bir merkezde en az 10 doktor çalışıyor. Bunların genellikle üçü tam zamanlı, beş ya da altısı ise yarı zamanlı çalışıyor. Merkez için üç ya da dört tane yardımcı sağlık personeli yeterli görülüyor. Zincirlerin şubesi olan merkezlerde bir kişi de ‘koordinatör’ olarak görev alıyor ve merkezin aldığı kararları uyguluyor.

■ Bir ağız ve diş sağlığı merkezi açmanın maliyeti 1 milyon ile 2 milyon TL arasında değişiyor.

■ Bir diş hastanesinin açılabilmesi için en az sekiz yataklı bir hastane olması gerekiyor. Ancak 2008’den sonra diş hastanesi için ruhsat verilmiyor.

AYŞEGÜL KÜÇÜKKURT

Hem indirmesi hemde kullanımı tamamen ücretsiz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu