Güncel Ekonomi Haberleri

BES’te birikimler ne kadar korunaklı?

Bireysel emeklilik sistemi

BİREYSEL emeklilik sistemi büyüdükçe bireylerin birikimleri de artıyor. Bazısının birikimi daha çok, bazısının daha az. Sistemdeki birikimler arttıkça, birikimlerine iyi yön veren, portföy yönetimi yapanlar için daha önceden öngörülemeyen bir sorun ortaya çıktı. Bireysel efpeklilik sisteminde gözlerden kaçan, sistem tasarlanırken belki de önemsenmeyen bir konu; haciz ve rehinden muafiyet konusu. Sistemi tasarlayanlar sistemin hızla gelişmesi ve büyümesi amacıyla BES’teki birikimleri azaltacak müdaleri mümkün olduğunca sınırlamayı amaçlamışlar. Katılımcının birikiminin icra ve haciz takibinden korunması böylece birikimlerin uzun süre sistemde kalması, katılımcılara da bir güvence sağlanması hedeflenmiş. Doğru mu, doğru… Fakat sistemdeki birikimler büyüdükçe tasarlanan bu ‘Koruma Tavam’ yetersiz gelmeye başlamış.

KORUMA TAVANI UYGULAMASI

Bir katılımcının birikiminin (katkı payları ve getirileri) haciz ve rehinden korunacak tutarını yani ‘Koruma Tavam’m hesaplamak için sistemde bulunulan ay sayısı ile o dönemde geçerli olan brüt asgari ücret tutarının çarpımı alınıyor.

Bireysel emeklilik sistemindeki devlet katkıları hiçbir şekilde haciz ve rehine konu olamıyor. Haciz ve rehin sadece katılımcının kendi birikimleri için söz konusu. Peki, katılımcının birikiminin ne kadarı haczedilebiliyor? Katılımcının ‘Koruma Tavam’nı oluşturan tutara kadar bir birikimi var ise, haciz ve rehin uygulanamıyor. Katılımcının birikimi bu tutarı yani ‘Koruma Tavanı’nı aşarsa, aşan kısmı için haciz ve rehin işlemi söz konusu olabiliyor.

Peki, ‘Koruma Tavanı’ katılımcının birikimini yeteri kadar koruyor mu? Yoksa sistemde getiri yaratmayı başaran katılımcıyı cezalandıran bir yapıya mı dönüşüyor?

Diyelim ki, aynı bireysel emeklilik şirketinde beş yıl (60 ay) katkı payı ödeyen üç katılımcımız var. Üç katılımcımız da yüzde 25 devlet katkılarını alabilmek için, o dönem geçerli aylık brüt asgari ücret tutarında katkı payı (aylık olarak) yatırdılar. Yani sisteme yatırılan katkı payları ile hak kazanılan devlet katkıları da eşit tutarda. Farklılık fon dağılımında, portföy yönetimlerinde. Bu gün için üç katılımcının da birikimlerinin 176.580 TL’lik kısmı haciz ve rehinden korunuyor. (60 ay x 2.943 TL brüt asgari ücret)

KORUMA TAVANINA EŞİT BİRİKİM

Birinci katılımcımızın birikimi beş yıl sonra 176.580 TL’ye ulaştı. Birikimleri haciz ve rehinden ‘Koruma Tavam’na eşit olduğu için bu katılımcının birikimlerine hiçbir şekilde haciz ve rehin takibi yapılamıyor.

KORUMA TAVANINDAN AZ BİRİKİM

İkinci katılımcı portföyündeki fon dağılımını hiç değiştirmedi. Hatta garantili getiri olsun ama hiç kaybetmeyeyim, düşüncesi ile riski düşük fonlara yatırım yaptı. Gerçekten de hiç kaybetmedi. Birikimi de 165 bin TL oldu. Bu katılımcının portföyü de ‘Koruma Tavam’nın altında kalıyor ve haciz ile rehinden korunuyor. Bu portföy üzerinde herhangi bir haciz ve rehin takibi yapılamıyor.

KORUMA TAVANINDAN FAZLA BİRİKİM

Üçüncü katılımcı BES portföyünü aktif yönetiyor. Piyasalardaki dalgalanmalara göre fon dağılımını değiştiriyor. Beş yılda 200 bin TL’lik bir birikime ulaşıyor. Bu portföy ‘Koruma Tavam’nı aştığı için portföyün 176.580 TL’yi aşan kısmı hacze konu edilebilecek. Dikkat edilirse her üç gruptaki katılımcı da sisteme eşit katkı payı yatırdılar. Ama birisi sistemde daha yüksek getiri sağladı.

Sağladı sağlamasına da, bu kez ‘Koruma Tavanı’nı aşan kısım haczedilebilecek, rehnedilebilecek. Öyleyse bu katılımcı portföyünü daha iyi yönettiği için cezaya uğramış olmuyor mu?

HESAPLAMA DEĞİŞTİRİLEBİLİR Mİ?

Diyeceksiniz ki, sistemde kaç kişi haciz ve rehin takibine uğruyor? Mevcut durumda sistemdeki ortalama birikim miktarı 18 bin TL’lerde. Sistemde katılımcıların kalış süresi uzadıkça ve sistemi etkin kullananlar arttıkça haciz ve rehinden ‘Koruma Tavanı’nın yetersiz kaldığı daha fazla durum ortaya çıkacaktır.

Ne yapılabilir? Birincisi haciz ve rehinden ‘Koruma Tavanı’ birikim üzerinden değil de, sisteme giren katkı payları üzerinden hesaplanabilir.

Böylece sisteme eşit katkı payı ödeyen herkes eşit olarak korunur. İkinci olarakta sistemde  kalınan süre arttıkça, ‘Koruma Tavam’nın hesaplanmasında kullanılacak ay sayısı kademeli olarak artırılabilir. Örneğin sistemde üç yılını tamamlayan katılımcının ‘Koruma Tavam’nın hesaplaması 36 ay üzerinden değil de 48 ay üzerinden yapılabilir. Altı yılı tamamlayan katılımcının haciz ye rehinden ‘Koruma Tavanı’ 72 ay yerine örneğin 100-120 ay üzerinden hesaplanabilir. Ya da sistemde kalınan her yıl için baz alman ay sayısı artırılabilir, örneğin, her yıl için 12 ay değil de 14-15 ay baz alınabilir. Böylece sistemde getiri sağlamayı başaran katılımcılar da korunmuş olur. Sistemi eleştirenlerin argümanlarından birisi ellerinden alınır. Sisteme yüksek miktarda katkı payı ödemek isteyenler teşvik edilmiş olur.

BES mi, Otomatik Katılım mı?

ZEYNEP CANDAN AKTAŞ

Hem indirmesi hemde kullanımı tamamen ücretsiz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu