Teknoloji ve İnovasyon Haberleri

4G Teknolojisi Nedir? – 4G Teknolojisine Geçiş

HENÜZ 3G AMORTİ EDİLMEDİ

Bütün operatörler, “Hazırız” dese de gerçek ortada, Türkiye’de 4G teknolojisi mevcut değil, işin ilginç tarafı, gereken altyapı ve düzenleyici hazırlıklarının tamamlanmaması ve 4G’nin Türkiye’ye hala gelmemiş olmasının bir nedeni olarak 3G gösteriliyor. Operatörlerin 3G yatırımlarından henüz geri dönüş alamadıkları ve bu sebeple, her ne kadar 4G konusunda hazır olduklarını belirtseler de, 4G’ye yatırım konusunda pek istekli olmadıkları iddia ediliyor.

“4G’ye geçiş için bir diğer ön şartm veri gelirlerinin artması ve akıllı telefon penetrasyonunun yükselmesi olduğunu düşünüyoruz” diyen Vodafone’un Türkiye icra Kurulu Başkan Yardımcısı Haşan Süel şöyle devam ediyor: “Bugün ülkemizde sadece her dört aboneden sadece biri akıllı telefon sahibiyken, 4G lansmanı yapılan ülkelerde bu oran yüzde 50’nin üzerinde. Bu seviyelere gelindiği takdirde, operatörlerin 4G yatırımlarını gerekçelendirecek kaynakları olacaktır.”

4G için tüm şartlar oluşsa da, operatörlerin 3G için yaptığı yatırımlar ve 4G’nin ilave yatırım gerektirmesi nedeniyle teknolojinin hayata geçmesi için 3-4 yıl zamana ihtiyaç olduğu belirtiliyor. 4G frekans ihalesi içinse en yakın tarihin genel seçimler sonrasında olacağına işaret ediliyor. Hatırlayalım, 3G ihalesinde lisanslar için Turkcell KDV dahil 858 milyon, Vodafone 600 milyon, Avea ise 512 milyon olmak üzere toplamda 1 milyar 970 milyon TL ödemişlerdi.

“3G’NİN ZAMANLAMASI İYİYDİ”

Türkiye’de 4G sürecini anlamak için ülkemizdeki 3G sürecini de iyi değerlendirmek gerekiyor tabii. Hatırlatsanız 3G teknolojisi ile tanışmamız bayram havasında gerçekleşmişti. Türkiye, dünyanın geri kalanına göre yaklaşık sekiz sene rötarlı bir şekilde 3G teknolojisi ile tanışırken aynı günlerde ABD’li operatör Verizon 4G teknolojisinin ilk testlerini gerçekleştiriyordu. Ancak Vodafone’un Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Haşan Süel, 3G’ye Avrupa Birliği ortalamasına göre daha geç girmemizin bazı avantajları da beraberinde getirdiğini söylüyor: “2009’dan itibaren başlayan 3G yatırım sürecinde, birim teknoloji altyapı maliyetleri düştü. Bununla beraber 3G’yi destekleyen cihazların ve uygulamaların artması mobil genişbant trafiğinde yukarıya giden bir eğri yarattı. Bu durum rekabeti sağlayarak yatırımları artırdı.” Özetle 3G için doğru bir zamanlama yapıldığını düşünen Süel, bu nedenle 3G’de olduğu gibi 4G’de de geleceği öngören bir vizyon ile doğru adımların atılması gerektiğine dikkat çekiyor.

“2015 SONU YA DA 2016 BAŞI”

4G denemeleri konusunda, her üç mobil operatörün teknoloji ve hız denemesi de Huawei sistemleri üzerinden yapıldı.

Üç operatör de yeni baz istasyonları kurmaksızın, yazılım ve basit donanım güncellemeleriyle 4G’ye geçişi tamamlayabilecek kapasitede olduklarını iddia ediyor. Türkiye’nin 3G yaygınlığı ve kalitesi anlamında çok önemli bir noktada olduğunu düşünen Huawei Türkiye Kıdemli Ürün ve Çözümler Yöneticisi Mert Topçu, ülkemizdeki mobil data penetrasyonunun hızlı artışım göz önünde bulundurarak 2015 sonu ya da 2016 başında 4G’ye geçiş yapılabileceği öngörüsünde bulunuyor.

Neden 4G’ye geçmek istiyoruz?

Dünyanın en önemli telekomünikasyon araştırmaları laboratuvarlarından birisi olarak kabul edilen Alcatel-Lucent BelILabs analizlerine göre, 4G’ye geçiş trendinin merkezinde dört ana neden yatıyor:

Kullanıcı cihazlarındaki patlama: Önümüzdeki beş yıl içinde kişi başına 10 akıllı cihaz düşeceği öngörülüyor. Şimdiden dünya ortalaması kişi başı iki cihaza yaklaşmış durumda.

E Çok hızlı genişbant erişim: Kullanıcı cihazlarındaki patlama ve özellikle video kullanımının artışından kaynaklanan cihaz başına düşen veri trafiğinin artması ile iletişim trafiğimizin beş yıl sonra bugüne göre 100 kat artması bekleniyor.

Birleşik şebeke mimarisi: Hem sabit hem de mobil şebekeler bu trafik artışını tek bir İP çekirdek altyapı üzerinden sunacak ve “birleşik” şebeke mimarisine dönüşecekler.

Bulut bilişim: Servis sağlayıcılar “bulut bilişim yetenekleri” denilen hizmetler ile yıllardır verdikleri dört adet servisin (ses, SMS, internet ve televizyon ötesine geçerek Facebook, Google gibi milyarlarca servis üretmeye başlayacaklar.

4G-LTE hayatımıza ne getirecek?

4G bir mobil veri şebekesi ve 3G’ye göre çok daha yüksek kapasite ve kalitede veri alışverişi yapabiliyor. Teorik olarak 1 Gbps’ye varan veri aktarım hızını destekliyor, bu sayede 3G’ye kıyasla çok daha hızlı bir internet deneyimi yaşatıyor. Hem yüksek indirme hem de yüksek yükleme veri hızları ile mobil sağlık, mobil eğitim gibi uygulamalarda daha hızlı veri paylaşımı imkanı sunuyor. Teknolojinin sunduğu diğer avantajlar, düşük gecikme zamanı ile daha da keyifli oyun deneyimi, video indirme ve izleme kalitesinde farklılaşma, daha yüksek kapasite ile daha da kaliteli iletişim, daha kaliteli canlı yayın, HDTV, bulut ve VPN servisleri olarak sıralanıyor.

Barış ÖZKÖK / Alcatel-Lucent Afrika Türkiye ve Azerbaycan İş Geliştirme Direktörü
Önümüzde iki kritik dönüm noktası var

4Q’ye geçerken ülkemizin önünde iki kritik dönüm noktası olacak. Birinci kritik karar servis sağlayıcıları açısından 4G zamanlaması ile ilgili iken, ikinci kritik karar şebeke mimarisi yaklaşımı ile ilgili olacaktır. Yaptığımız araştırmalara göre, bugün 4G’ye geçilirse beş yıl içinde toplam sahip olma maliyetlerinin yüzde 57 düşeceğini ve kullanıcıların internet trafiğini yüzde 30-100 aralığında artırarak kullanıcı başına düşen aylık gelirlerin (ARPU) artacağını söyleyebiliriz. Servis sağlayıcılar açısından alınması gereken ikinci önemli karar ise şebeke mimarisi seçimidir. Seçenekler arasında iki temel şebeke mimarisi yaklaşımı bulunuyor: “Tek erişim şebeke” ve “overlay 4G”.

İlk mimari halihazırda kurulmuş olan 2G/3G sistemlerin evrimleşmesini öngörürken, diğer mimari, kurulu sistemlere hiç müdahale etmeden oluşturulacak yeni bir “overlay 4G şebekesini” öneriyor. Dünyada bugüne kadar kurduğumuz 4G şebekelerinden aldığımız verileri, Alcatel-Lucent Bell Labs modelleri ile birleştirdiğimizde, kurulu sistemlere hiç müdahale etmeden kurulacak yeni bir “overlay 4G” mimarisinin beş yıl içinde tüketici açısından performansı en az yüzde 30 arttırdığını, şebeke istikrarı sağlayarak risk yönetimini olumlu etkilediğini (yüzde 28 oranında) ve belki de en önemlisi 4G servislerini pazara sunma hızını yüzde 50’ye varan oranlarda artırdığını görüyoruz.

Ezgi Güler

Önceki sayfa 1 2

Hem indirmesi hemde kullanımı tamamen ücretsiz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu