Turizm Sektöründen Haberler

Doğayı Sevenler Hasat Turları Başlıyor

Hasat turizmi için en ideal zamandayız. Tarlalarda gezinirken hem gözleriniz hem de damaklarınız bayram ediyor. Zeytin hasadı turları en popüler olanı. Ardından fıstık, üzüm, safran çiçeği, gül, lavanta geliyor…

UZUN tatiller bitti. Şezlonglarda yeterince dinlendik. Şimdi doğa ve kültür zamanı. Sonbaharın keyfini sürmek, toprakla haşır neşir olmak için elimizi çabuk tutmamız lazım. Birçok bölgede tarlalarda ve bahçelerde hasat başladı. Son yılların gözde turizm trendlerinden biri olan ‘hasat turları’ tur şirketlerinin bu dönemdeki öne çıkan seçeneklerinin başında geliyor. Zeytin, üzüm, safran, fıstık, pamuk, mantar toplayarak tatil yapmaya ne dersiniz?..

ZEYTİN HASADI TURLARI

‘Yeşil altın’ olarak adlandıran, sofralarımızdan eksik etmediğimiz zeytin artık bir turizm seçeneği. Zeytin hasat turlarına katılanlar, ürün toplayıp, zeytin hakkında bilgilenirken; iyi zeytin veya zeytinyağı nasıl anlaşılır, zeytinyağı hangi yemeklerde, nasıl kullanılır, zeytinyağı hakkında yanlış bilinenler nelerdir gibi pek çok sorunun yanıtım da öğreniyorlar. Bölgelerdeki butik otellerde, üreticilerin çiftliklerinde, köylülerin evlerinde konaklayarak, yörenin kültürü ve yaşamı hakkında bilgi ediniyorlar. Yöresel yemeklerden tadıyor, çevredeki gezilecek görülecek tarihi ve doğal güzellikleri keşfediyorlar. Çanakkale’den Ayvalık’a Kuzey Ege’de, Akhisar merkezli iç Ege’de, Aydın ve Muğla civarı olmak üzere Güney Ege’de ve Ege’nin Karaburun’dan başlayan kıyılarındaki zeytinliklere yapılabilecek ‘zeytin hasat turları’na katılım her geçen yıl artıyor. Seyahat acentelerinin yanı sıra, doğa dernekleri, gastronomi atölyelerince de düzenlenen hasat turları, bölgelerin tanıtımına ve yerel ekonomiye de katkı sağlıyor.

YAZAR EŞLİĞİNDE ZEYTİN TUR

Bugünlerde zeytin hasadı için geri sayım başlamış durumda. Ekim ayından itibaren tur düzenlemeye başlayacak olan Tarkan Kaynar, zeytine gönül vermiş bir yazar. ‘Zeytin Kokulu Kuzey Ege Lokantaları’ kitabının yazarı olan Kaynar, Küçükkuyu-Burhaniye hattında zeytin hasadı turları düzenliyor.

Hafta sonları yapılacak bu turların rotası, Küçükkuyu Adatepe Müzesi ile Burhaniye Bahadmlı Köyü arasında. Tur programında zeytin hasadı, zeytinyağı tadımı, kırma zeytin yapmak, değirmen ve kontinü sistem zeytinyağı üretim merkezlerini ve zeytinyağı müzelerini ziyaret gibi bilgilendirici faaliyetler yer alıyor. Ayrıca katılanlar zeytinyağı ile ilgili çok güzel bir belgesel ve kısa filmler de izliyor. Tarkan Kaynar, tur sonunda “Zeytin kokulu Kuzey Ege Lokantaları” kitabını imzalı olarak katılanlara hediye ediyor. Kaynar, ilk turu 30 Eylül-1 Ekim tarihlerinde planlıyor, talep olursa turu şubat ayma kadar devam ettirebileceğini de söylüyor.

AYVALIK SİZİ BEKLİYOR

Ayvalık Ticaret Odası’nın 2005 yılından bu yana her yıl düzenlediği Zeytin Hasat Günleri, bu yıl 4-5-6 Kasım tarihlerinde düzenleniyor. Son yıllarda uluslararası bir boyut kazanan Hasat Günleri çerçevesinde açılan ‘Zeytinyağı Pazarı’ da alanında bir ilk olmanın öncülüğü ve yılların birikimiyle büyük ilgi görüyor. Ayvalık’ta üretici, işletmeci, markaları yaratan iş insanları, ithalatçı, ihracatçı, konukları, medya mensupları, sanatçıları ve elbette halkın yoğun katılımıyla gerçek bir şenlik yaşanıyor.

12.’si düzenlenecek Uluslararası Ayvalık Zeytin Hasat Günleri’nde bu yıl ilgi çekecek yenilikler var. Hasat töreni Ayvalık’m zengin bir tarihe sahip cazibe merkezlerinden Altmova’daki Hacı Bayram Camii’nin arkasındaki zeytinlikte düzenlenecek. Caminin önündeki tarihi alanda ise müzik dinletileri yapılacak. Bu dinletiler Ayvalık’m değişik köşelerinde de gerçekleştirilecek.

Her yıl açılan Zeytinyağı Pazarı da bütün zenginliğiyle yine merkezi bir noktada kurulacak. Burada, zeytin/zeytinyağı denince akla gelen her şeyi, örneğin traktörden çeşit çeşit tarım makinalarma uzanan bir yelpazede Ayvalık’m merkezinde görmek mümkün olacak. Organizasyon çerçevesinde yerli ve yabancı konuklara zeytin bahçeleri gezdirilecek, tesisler tanıtılacak. Birçok seyahat acentesi de bu festival için turlar düzenliyor.

ADANA LEZZET FESTİVALİ

Adana bir gurme şehir. Acının, baharatın etle buluşmasının mükemmel sonuçlarını tadabileceğiniz kentte bu yıl ilk kez bir Lezzet Festivali düzenleniyor. 6-7-8 Ekim tarihlerinde düzenlenecek Lezzet Festivali, ülkemizin önemli turizm acentelerinin tur programlan arasında yerini almış durumda. Festival kapsamında, konuklar için narenciye ve pamuk hasadı etkinliği de gerçekleştiriliyor.

Festival döneminde hem kültürel duraklardan geçerek tarihin içine bir yolculuk yapılacak hem de Adana mutfağının en lezzetli yemeklerinden tatmak mümkün olacak. Festival süresince, Adanalı geleneksel el sanatçılarının yer aldığı, bir yanda pirincin üstüne yazı yazan sanatçıların, diğer yanda pamuktan ip eğiren köylü teyzelerin çalışmasına, biberden pul biber çekenler ile domatesten salça yapanlara da rastlayacaksınız. Bu festivalde sadece damaklarınız bayram etmeyecek, aynı zamanda Adana’nm kültürel dokusunu da yakından tanıma fırsatı yakalayacaksınız. En unutulmaz aktivite-lerden birisi de bereketli Çukurova topraklarında hasat turizmi yapmak olacak. Konuklar ağaçtan mandalina koparabilecek, dalından pamuk toplama keyfini yaşayabilecekler. Kendi topladıkları pamuğu çırçır fabrikasına götürüp nasıl işlendiğini birebir gözlemleyecekler.

SAFRANBOLU’DA SAFRAN ÇİÇEĞİ

Hem hasat zamanı, hem lezzetlerin buluşması için müthiş bir durak Safranbolu. Yöreye adım veren safran çiçeği; mor, kırmızı, turuncu tarlaları rengarenk bir coşku ve heyecan sunuyor. Safran çiçeği hasadında dünyanın en pahalı bitkisi olarak bilinen, daha çok gıda, boya ve kimya sanayinde kullanılan ve gramı 20-25 TL olup ağırlığının 100 bin katı sıvıyı boyayan safran çiçekleri toplanıyor. Davuto-bası köyünde çok nadide bir çiçek olan safran tarlalarına gidip, safran toprağına zarar vermemek için küçük gruplar halinde toplanmasına yardımcı oluyor ve safran hakkında bilgi alıyorsunuz. Daha sonra minyatür bir Safranbolu gibi özgün mimarisini korumuş, ünlü sopranomuz Leyla Gencer’in baba ocağı olan Yörük Köyü’ne uzanıyor, köy çamaşırhanesi ve Sipahiler Konağı’m tanıdıktan sonra, Yemeniciler Arastası’nda alışverişlerinizi yapıyorsunuz. Ardından dükkanlardan safran çiçeği içeren sabun, esans ve bu gibi kozmetik ürünlerden de alabileceksiniz. Yöre lezzetlerini tatma imkanı da olacak elbette.

Gezgin Damaklar adıyla tur yapan FHS Turizm, bu özel turu son yıllarda her sonbahar düzenliyor. Bu turda safran tarlaları dışında görülecek diğer yerler ise şöyle; Kaymakamlar Müze Evi, Cinci Han ve Hamamı, Köprülü Camii, Semerciler Çarşısı, Manifaturacılar Çarşısı, Bakırcılar Çarşısı, Eski Hükümet Konağı ve Saat Kulesi.

GAZİANTEP’TE FISTIK HASADI

Gaziantep denilince akla ilk gelen fıstıktır. Bu özel fıstığın her yıl bir şenliği var. Geçtiğimiz günlerde yapılan ‘10. Uluslararası Antepfıstığı Kültür ve Sanat Festivali’ kapsamında Türkiye’nin dört bir yanında kente gelen 183 gurme ve ünlü şef, hem fıstık topladı hem de baklava yaptı. Evet şenlik bitti ama fıstık hasadına katılmak için henüz geç değil. Acenteler hali hazırda Gaziantep Fıstık Hasadı ve Gurme Turu yapıyor. Fıstık tarlalarında gezmek, tarihi çarşılardaki havayı solumak, eşsiz baklavaların tadına bakıp yemek atölyelerine katılmak ve bir yandan da bölgenin tarihi dokusunda gezinmek mümkün. Zeugma Müzesi’ni gezmeden, Birecik’e gitmeden ve Halfeti’de tekne tura yapmadan dönmeyin.

BAĞ BOZUMU ZAMANI

Hasat turizminin önde gelen ürünlerinden biri de üzüm. Bugünlerde başlayan bağ bozumu, ülkemizin farklı bölgelerinde ekim ayma kadar gerçekleşiyor. Festivaller eşliğinde gerçekleşen bağ bozumlarına turlarla katılmak mümkün. Trakya’da eylül ayının başında bağ bozumu yapılırken, Elazığ ve Diyarbakır’da bu süre eylül sonu ve ekim ayının başına kadar uzayabiliyor. Doğa ve kültür tura yapan acentelerin bugünlerde vitrinlerinde bağ bozumu gezileri öne çıkmış durumda. Örneğin Fest Travel, 23-24 Eylül’de Elazığ ve Malatya kapsamlı ‘Elazığ’da Bağbozumu’ turu düzenliyor. Öküzgözü ve boğazkere bağlarının gezileceği tur kapsamında Malatya gezisi de var.

BİLECİK’TE HASAT TURU

Bilecik’in Gölpazarı ilçesine bağlı Kurşunlu Köyü’nde hasat turu yapmak her zaman mümkün. Mevsimine göre hasat yapılan ürünler değişiyor. Bu turların organizasyonunda ise o köyün yerlisi 57 yaşındaki Bedriye Berber Engin bizzat çalışıyor. Engin’in yaşamı tam bir başarı hikayesi. Okuduğu kitaplardan ekoturizmi öğrenen ve kendi köyünde hayata geçirmek için yıllarca mücadele eden Engin, sonunda bunu başarmış. Beş yıl önce köylerinde turizmi ekolojik bir kampla başlattıklarını söyleyen Engin, hasat turları da yapıyor.

İçinde bulunduğumuz dönemin mantar toplamak için uygun olduğunu ifade eden Engin, köylerine gelecek gruplarla mantar toplayacaklarını, kasım ayına kadar bu turun yapılabileceğini belirtiyor. Turan içeriğini kendisinin planladığını, yenilecek yemeklerden gidilecek tarlalara ve bahçelere kadar her şeyin programlı olduğunu söyleyen Engin, bu programlardan bazılarını acentelerle işbirliği ile düzenlediklerini de kaydediyor. Kurşunlu köyünde yapacağınız doğa turunda köy hayatına ilişkin her şeye dahil olacaksınız. Gelen gruplara isteğe bağlı olarak geleneksel bir kına gecesi tertip ettiklerini, 100 yıl önceki gibi geleneksel kıyafetler giydiklerini, ateş yaktıklarını, canlı müzikle eğlendiklerini anlatan Engin, katılımcılara yerel tohumlardan da hediye ettiklerini aktarıyor. Engin, “Köyümüze gelenlerle birlikte yufka açıp, börek de yapıyoruz” diyor. Önümüzdeki günlerde salça yapmayı planladığını belirten Engin, duyurularını sosyal medya üzerinden yapıyor. (Bedriye Berber Engin’e 0544 6833650 numaralı şahsi telefondan da ulaşmak mümkün.)

Hasat turlarına kimler katılıyor?

Gezgin Damaklar seyahat acentesi sahibi Ferzan Kırhan, gastronomi ve hasat turlarını harmanlayarak turlar organize ettiklerini söylüyor. Kırhan, misafir profillerinde kadınların yüzde 60’lık oranla ağırlıkta olduğunu ifade ediyor.

Genelde orta yaş ve üstü çalışan kesimin turlara ilgi gösterd iğini ifade eden Kırhan şöyle konuşuyor: “Tarihi, yemeyi, gezmeyi seven herkes programlarımıza ilgi duyuyor. Programlarımızın hepsi kültür ve lezzet odaklı. Temalı programlarımız arasında hasat dönemleri, yemek festivalleri, karnavallar, bağ bozumları, senede bir kez yaşanan doğa olayları var. Tamamen mevsime bağlı tur programları yapıyoruz; bunlar çok ilgi görüyor. Öyle ki, bir tura katılan misafirimiz, henüz tur bitmeden, farklı bir tura kaydını yaptırabiliyor.”

Gül ve lavanta, şimdi de zambak

Hasat turizmi deyince ülkemizde ilk olarak akla gül ve lavanta geliyor. Sadece Türkiye’de değil, dünyada da gül denilince ilk alan gelen yer olan İsparta’da, nisan ayının ortalarında başlayan ve iki ay süren gül hasadın ardından temmuz ayında da lavanta hasadı gerçekleştirildi. İsparta’da, çok sayıda yerli ve yabancı turist hasatlara katıldı, gül ve lavanta tarlalarında fotoğraf çektirdi.

Türkiye’nin lavanta üretiminin yüzde 80’ini karşılayan İsparta’nın Keçiborlu İlçesi’nin Kuyucak köyü, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı [UNDP] ve Anadolu Grubu şirketlerinden Anadolu Efes ortaklığıyla sürdürülen ‘Gelecek Turizmde’ projesi kapsamında yapılan etkinliklerle kendini tanıttı. Kuyucak’a geçen yıl 25 bin ziyaretçi gelmiş. 2017’nin hasat mevsiminin başladığı ilk 40 günde ise ziyaretçi sayısı 75 bini görmüş. Ağustos ayının sonunda hasat tamamlandığında turist sayısının 90 bine ulaştığı tahmin ediliyor. Köyde bir de ‘Lavanta Kokulu Köy Kadın Girişimciler Kooperatifi’ var. Çiçek kesesinden, sabuna kadar her tür lavanta ürününü geliştirip sattıklarını söyleyen Kooperatif Başkanı Huriye Tezcan, bir konteyner kuru lavanta siparişi geldiğini söylüyor. Kooperatif kısa bir süre önce Almanya’ya bir ton kuru lavanta ihraç etmiş.

Öte yandan, İsparta’da gülün ve lavantanın gördüğü ilginin ardından zambak ekimine de başlanmış durumda.

Özlem Kapar Bayburs

Hem indirmesi hemde kullanımı tamamen ücretsiz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu