Başarılı Girişimcilik

Girişim Sermayesi Fonları Girişimci Arıyor

Yatırım yapacak girişimci arayan fonlar

GEDİK PORTFOY
YATIRIMCI ARIYOR

Gedik Portföy Boğaziçi Ventures ile birlikte Hazine ve Maliye Bakanlığı ve TÜBİTAK işbirliği ile hayata geçirilen TechInvest TR Girişim Sermayesi Destekleme Programı çerçevesinde BV Growth Fonu’nu kurdu. Bu fonun bir girişim sermayesi yatırım fonu olduğunu söyleyen Gedik Portföy Genel .Müdürü Halim Çun, “BV Growth Fonu eylül ayı içinde yapılan açıklama gereğince Hazine Bakanlığı’nın yatırım yapacağını açıkladığı beş vfondan biri. Fonun büyüklüğü 300 milyon TL olacak” diyor. Hazine’nin yatırım kararı ile yatırımcıları arasında bireysel emeklilik firmaları, beş üniversite, önde gelen kişi ve kuruluşların bulunduğu fonun 2019 sonunda ilk kapanışını yapmasının planlandığım söyleyen Çun, fona ilişkin şu bilgiyi veriyor:

“300 milyon TL’lik hedef büyüklüğe ulaşmasıyla nihai kapanış yapılacak olup, kapanış sonrası, tanım gereği, fona yatırımcı kabul edilmeyeceği gibi, fondan çıkış da mümkün olmayacak. Fonun toplam süresi, planlanan yatırım süresi dört yıl olmak üzere toplam 7+2 yıl olarak belirlendi. Bu süre zarfında, 60 adet civarında büyüme aşaması teknoloji girişimine yatırım yapılması planlanıyor. Fonun yatırım yapmayı planladığı alanlar büyük veriden yapay zekaya, nesnelerin internetinden blockchain’e, eğilimden mobil oyunlara, e-spordan yeni medyaya ve elbette fintech’e kadar ileri teknoloji alanları olarak tanımlandı.”

Bireysel yatırımcılar açısından, diğer yatırım fonları gibi sadece yüzde 10 stopaja tabi olan girişim sermayesi yatırım fonlarının, kurumlar açısından önemli bir vergi öteleme imkanı sunduğuna dikkat çeken Çun, “Kurumlar taahhüt edilen tutarın o vergi yılı içinde nakit olarak ödedikleri kısmını, yıllık kurumlar vergisi matrahından düşebilmekte. Burada öz sermayenin yüzde 20’sini ve beyan edilen yıllık gelirin yüzde 10’unu aşmama şartı bulunuyor” hatırlatmasını yapıyor. Girişim sermayesi yatırım fonlarının, geleneksel yatırım araçlarına oranla, daha riskli ve uzun vadeli, bununla birlikte çok daha yüksek getiri imkanı sunan araçlar olduğuna da dikkat çeken Çun, şu tespitte bulunuyor:

“Bizimki gibi TÜBİTAK ve Hazine Bakanlığının elemesinden geçerek yatırım almaya hak kazanmış fonlarda risk faktörü çok daha düşük seviyelefde bulunuyor. Teknolojiye ilgisi olan, geleneksel yatırım araçları yanında alternatif ve yüksek getirili seçenekler arayan ve SPK mevzuatına göre nitelikli yatırımcı olarak tanımlanmış gerçek kişilerle teknolojiyi bünyelerine erken aşamada katmak isteyen tüm kurumlar, belirttiğim kriterlere uyan fonlara yatırım yapabilir. Ülkemizde teknolojiye yatırım yapmak isteyen, melek yatırımcı dediğimiz pek çok kişi ve kurum var. Portföy çeşitliliği ve riski minimize etme imkanı nedeniyle kurumlar için de fonların sunduğu vergi avantajından yararlanmak için yatırımlarını fonlar üzerinden yapmalarının çok daha kolay ve mantıklı olduğunu söyleyebiliriz.”

Girişim sermayesi yatırım fonlarının gelişmiş ülkelerin ulaştıkları aşamanın altında yatan en önemli aktörlerden biri olduğuna da dikkat çeken Çun, bu fonların avantajlarını şöyle özetliyor:

“Bugün dünyanın en büyük firmaları arasında yer alan teknoloji devleri birer girişim aşamasındayken yatırımcıların desteği ile büyümüş yapılardır. Burada devletin ve teknoloji sektörünün çabası dışında geleneksel sermayenin de katkısı göz ardı edilemeyecek kadar önemlidir.

Bu fonların bireysel yatırımcılar açısından önemi, geleceğin dünyasına adım atma ile birlikte geleneksel yatırım araçlarına oranla çok daha yuksek getiri imkanı sunması olarak özetlenebilir. Bununla birlikte kurumsal yatırımcılar açısından girişim sermayesi yatırım fonları, ülkemizde dünyanın neredeyse hiçbir ülkesinde mevcut olmayan bir vergi avantajı sunuyor. Kuramların bu fonlara yatırım yapmalarındaki önemli etkenlerden biri de, kendi sektörlerinde faaliyet gösteren girişimlere erken aşamada yatırım yapma imkanına sahip olmalarıdır. Kurumlar kendileri de girişimleri seçerek yatırım yapabilirler ancak bu konuyla ilgili olarak ayı-rılması gereken zaman, bütçe ve kadro düşünüldüğünde, asli işi girişimlere yatırım yapmak olan fonlar üzerinden yatırım yapmanın çok daha mantıklı olduğu.”

ALBARAKA PORTFÖY
4-5 START-UP’A YATIRIM YOLDA

Albaraka Portföy Yönetim A.Ş. üç adet girişim sermayesi yatırım fonu yönetiyor. Fintech GSYF, Değer GSYF, Enerji GSYF isimli girişim sermayesi yatırım fonlarının ağırlıklı start-up’lara yatırım yaptığı bilgisini paylaşan Albaraka Portföy Genel Müdürü Emin Özer, “Fintech girişim sermayesi yatırım fonumuz stratejisi esnek olmakla birlikte bir şekilde finans sektörüne hizmet sağlayan başlangıç aşamasında start-up’lara yatırım yapıyor. Özellikle Albaraka Türk Katılım Bankası’nm hızlandırma programı Albaraka Garaj mezunu ve bankaya hizmet üretebilecek şirketlere yoğunlaşıyor. Mevcut durumda 10 milyon TL büyüklüğü olan fonumuzda dört yatırımımız var. Altı ay içinde bu sayıyı 10 start-up’a yükseltmeyi hedefliyoruz” diyor.

Buna karşın Albaraka Portföy’ün Değer Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’nun Natura Gıda’ya (Golf Dondurmaları) yatırım yapmak için kurulmuş olan portföyünde ise başka bir şirket bulunmuyor. Pri-vate equity seviyesindeki bu yatırımda amaç şirketi doğru stratejilerle büyütmek ve sürdürülebilir bir karlılığa kavuşturup önemli bir değer elde etmek. Enerji fonunun ise henüz yatırım yapmamakla birlikte yenilenebilir enerji kaynakları başta olmak üzere enerji sektörüne fon sağlamayı amaçladığım söyleyen Özer, fonlara ilişkin şu bilgiyi aktarıyor:

“Fonlarımız 7-10 yıl arasına dağılan süreli fonlardır. Bu süreler içerisinde elindeki değerleri nakde çevirme ve yatırımcılarına tatmin edici bir getiri ile geri ödeme hedefimiz var. Yatırımcılarımız fon bilançolarının uygun olması durumunda çıkış iznine de sahip. Altı ay içinde 4-5 start-up’a yatırım yapma hedefimiz var. Halihazırda birçok farklı alanda farklı bireysel ve kurumsal yatırımcılarla girişim sermayesi fonu kurma konusunda çalışmalarımız sürüyor. Özellikle kuramlara özel kurumsal girişim sermayesi diyebileceğimiz alanda fon kurmayı amaçlıyoruz. Ayrıca emeklilik fonları da dâhil olmak üzere farklı tarzda yatırımcıların ihtiyaçlarını karşılayabilecek uygun girişim sermayesi fonları üzerinde de çalışıyoruz.”

Özer, girişim sermayesi yatırım fonlarının genel olarak risk -.alma isteği yüksek yatırımcılar için uygun olduğu görüşünde. Bununla beraber uzun vadeli yatırım getirilerine bakıldığında girişim sermayesi fonlarının tüm dünyada diğer yatırım araçlarına göre daha tatmin edici olduğunu ifade eden Özer, “GSYF’ler özelleştirilebilir araçlar olması sebebiyle her türlü yatırımcı tipine kişiselleştirilmiş enstrümanlar sunabilmekte. Bu açıdan bakıldığında yatırımcılar nezdinde önemli fırsatlar sunarken sağladığı vergi avantajları da dikkate alınmalı. Girişim sermayesi desteği alan firmalar elde ettikleri nakdin sağladığı kaldıraç sayesinde hızlı büyüme imkânı bulurken, arkasına aldıkları kuramların profesyonel desteğini de doğru kullanabildiklerinde önemli avantajlar elde etmekteler” diyor.

RE-PİE PORTFÖY
ROAD SHOW’A ÇIKACAK

Re-Pie Portföy Aralık 201 S’de halka arzını gerçekleştirdiği Getir’e yatırım yaparak Re-Pie Portföy Getir Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’nu çıkarttı. Fonun beş yıllık yatırım süresi ve iki yıllık tasfiye süresi olmak üzere toplamda yedi yıllık vadesi var. Her çeyrek sonu hesaplanan fiyat üzerinden bu fona yeni yatırım kabul ettiklerini ancak fondan çıkışların sadece yedi yıllık yatırım vadesinin sonunda gerçekleşebildiğini söyleyen Re-Pie Portföy Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Alim Telci, “Ancak, nitelikli yatırımcılar arasında pay devri yapılarak fondaki yatırımlarını nakde çevirme imkanı da sağlıyoruz. Ağırlıklı emeklilik fonlarından oluşan kurumsal bir yatırımcı tabanımız var, yatırımcılarımızı yüzde 75 kurumsalyüzde 25 bireysel olarak sınıflandırabiliriz” diyor. Re-Pie her şirket yatırımını tek bir girişim sermayesi fonu aracılığı ile gerçekleştiriyor. Kurum özellikle yüksek katma değerli ve teknoloji odaklı şirketler ve sektörlere odaklanıyor. Kurum yenilenebilir enerji, özellikle de güneş enerjisinin yakın gelecekte hızlı büyüyeceğine inanıyor. Bu sebeple son yatırımım bu alana yapacaklarını açıklayan Telci, konuşmasını şöyle sürdürüyor:

“2019 yılsonundan önce yerli ve milli denilebilecek güneş hücresi üretimi yapacak bir fabrika yatırımına finansman sağlamak amacıyla teknoloji odaklı yeni bir girişim sermayesi yatırım fonumuzun halka arzını gerçekleştireceğiz. Şirketin hedefi hem yurtiçi pazara ürün tedarik edecek olması, hem de halihazırda alınmış olan yurtdışı siparişlerin üretilerek teknoloji ihracatımızı desteklemek. Yaklaşık olarak 30-40 milyon TL bandında bir büyüklüğe ulaşma hedefimiz var. Bu büyüklüğe ulaştıktan soma fonumuzu yeni yatırımcı alımına kapatacağız. Şu anda gerekli hukuksal süreçleri tamamlamak üzereyiz ve çok yakın bir tarihte de roadshow’a çıkmayı planlıyoruz.”

Re-Pie yatırımcı beklentilerinin daha iyi yönetilmesini sağlamak için hangi şirkete ne koşullarda yatırım yapacağını halka arz öncesi belirliyor. Bu nedenle yatırımcılara, yatırım yapacakları fonun içtüzük ve ihraç belgesini inceleyerek yatırım stratejisi ve yönetim türü olarak kendi beklentileri ile uyumlu olan fonları tercih etmelerini öneren Telci, GSYF’lerin kurumlar ve yatırımcılar için faydalarını ise şöyle özetliyor:

“GSYF, bireysel nitelikli yatırımcılar için şirketlere erişim imkanı sağlarken aynı zamanda bir yatırım havuzuna ortak oldukları için yatırım maliyetlerinin paylaşılarak ölçek ekonomisinden faydalanmalarını sağlıyor. Kurumsal yatırımcılar içinse tanınmış bazı vergi avantajlarının bulunması GSYF’lannı cazip hale getiriyor. Dolayısıyla, kurumsal yatırımcılar girişim yapmak istedikleri sektörde yeni bir iştirak kurmak-tansa o alanda faaliyet gösteren çeşitli şirketlere girişim sermayesi fonu üzerinden ek bir vergi yükü ile karşılaşmadan yatırım yapabilirler.

Girişim sermayesi yatırımı alan girişimler için hem kurumsallaşma yolunda daha hızlı yol alma imkanı doğuyor hem de yanırım yapan portföy yönetim şirketinin iş ağı, tecrübesi, bağlantıları ve know-how’ları sayesinde verimlilikleri artıyor. Bununla birlikte yatırım yapan bir girişim sermayesi fonunun yurtiçinde veya yurtdışında çeşitli yatırımcılar ile sahip olduğu ilişkiler sayesinde şirket için gelecekte çeşitli iş ve ortaklık olanakları ortaya çıkıyor. Ayrıca bu fonların yatırımcıları vergi avantajından da yararlanıyor.”

MÜKAFAT PORTFÖY
YATIRIM AŞAMASINDA

Mükafat Portföy’ün 65 milyon TL’lik portföy değeri olan ikisi aktif, ikisi yatırım aşamasında olan toplamda dört girişim sermayesi yatırım fonu var. Yatırım aşamasındaki GSYF’lerin ilk faz yatırımlarını tamamlaması ile 2020 sonuna kadar 175 milyon TL’lik bir büyüklüğe ulaşması planlanıyor. Aktif olan fonları Buket GSYF’yi Aralık 2017’de kurdukları bilgisini veren Mükafat Portföy Genel Müdürü Kağan Candan, “Tasfiye dönemi ile birlikte 12 yıllık olan Buket GSYF, kapalı bir fon. Bir adet kurumsal yatırımcısı ile fon işletmelerin iş süreçlerini destekleyecek gelişmiş yazılım çözümleri sunan bir teknoloji firmasına yatırım yaptı. Şu aşamada başka bir firmaya yatırım yapma planı bulunmuyor. Diğer fonumuz Yaprak Yenilebilir Enerji GSYF ise adından da anlaşılabileceği gibi güneş, rüzgâr, biokütle, jeotermal enerji gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapmak amacıyla kuruldu. Tasfiye dönemi olan son iki yıl dâhil yedi yıllık süresi var. İlk talep toplama dönemi olan 30 Ocak 2019 tarihini takip eden 36 aylık süre içinde yatırımcılar, üçer aylık dönemlerde katılma payı alımı gerçekleştirebilir” diyor.

Ayrıca ilk beş yıl yatırım dönemi, son yedi yıl tasfiye dönemi olmak üzere 12 yıllık süre ile kurulan ve henüz yatırım aşamasında olan Techlnvestors GSYF fonu ise, erken aşama teknoloji tabanlı şirketlerin yeni ürün ve teknolojileri için gerek duyacağı fonları karşılamak amacıyla kurdu. GSYF özellikle akıllı ulaşım, eneıji ve temiz teknolojiler, akıllı üretim sistemleri, iletişim ve sayısal dönüşüm, sağlık ve iyi yaşam, sürdürülebilir tarım ve beslenme gibi alanlardaki teknoloji yatırımlarına öncelik verecek. Techlnvestors GSYF için yatırımcılar alım talimatlarım 30 Haziran 2021 tarihine kadar altışar aylık dönemlerde verebilecek.

20 Mayıs 2019 ilk talep toplama tarihi olan ve bu tarihi takiben 24 ay boyunca, pay alım talimatı veren yatırımcılar için tasfiye dönemi dahil 12 yıllık süre ile kurulan Birinci Karma GSYF ise finans, enerji, sağlık, tarım, finans teknolojileri ve diğer teknoloji sektörlerine yatırım yapıyor.

GSYF’larda likidite oluşması durumunda fondan kısım kısım çıkışlar olabileceğini ayrıca, fon paylarının nitelikli yatırımcılar arasında el değiştirmesinin mümkün olduğunu söyleyen Candan, “îlk etapta, Yaprak Yenilenebilir Enerji GSYF 5-7 lokasyonda bulunan yenilenebilir enerji projelerine yatırım yapmayı planlıyor. Bununla birlikte, Techlnvcstors GSYF’nin ise yılda 4-6 girişim ile toplamda 20 erken aşamalı teknoloji şirketine yatırımı bulunacak. Önümüzdeki yıl ise, mevcut girişim sermayesi yatırım fonlarımız için girişim yatırımlarına odaklanacağımız bir yıl olacak” diyor.

Önceki sayfa 1 2 3Sonraki sayfa

Hem indirmesi hemde kullanımı tamamen ücretsiz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu