Güncel Ekonomi Haberleri

Dokuz aylık bilançolarına göre “al” veren hisseler

Uzmanlara göre bilançoda bu kalemlere bakılmalı

  • Satışlar, faaliyet karı ve net kar beraber artıyorsa kardaki artış daha güvenilirdir.
  • Şirketin kısa ve uzun vadeli yükümlülüklerinin dönen ve duran varlıklara oranının kıyaslanması gerekir.
  • Net borcunun fazla olmaması, şirketin net döviz borcunun olmaması, hatta net döviz varlığının olması hisse performansı açısından olumludur.
  • Şirketlerin karlılıklarının ilerleyen dönemde de korunup korunamayacağı durumu da önemli. Bu nedenle özellikle karlılık rasyolarının takip edilmesi gerekir.
  • Maliyet kalemleri ve şirketlerin maliyetlerdeki değişimleri fiyatlarına ne kadar yansıttığına bakılmalı.
  • Finansman kalemleri ve borç pozisyonları da hayati derecede önemli.
  • Döviz pozisyonlarını şirketlerin ne derecede korudukları, doğal hedge (gelir giderde kur uyumluluğu, kura endeksli fiyat politikası gibi] veya türev araçlarla hedge edip etmedikleri incelenmeli.
  • Bu kapsamda profesyonel ekranlar kullanılabilir, finansal tablo dipnotları incelenebilir veya piyasa profesyonellerinden yardım alınabilir.

Ender ŞAHİN / Al Capital Yatırım Menkul Değerler CEO’su
”Sıcak para girişi ile BIST’in risk iştahı devam eder”

Tüm dünyada borsalar merkez bankaları ve hükümetler destekleri nedeniyle yılbaşından bu yana primli işlem görüyor. Borsaları destekleyen bu politikalar 2018’in ikinci yarısına kadar sürecektir. BIST özelinde gelişmekte olan piyasalar endeks kapsamındaki ülke pay senetlerine göre Türk hisse senetleri F/K oranları iskontolu işlem görmeye devam ediyor.

Gelen bilançolar ve 2018 projeksiyonuna göre Türk şirketlerinin büyüme oranlarının gelişmekte olan ülkeler ile paralel olacağı beklentisi Türk hisselerine risk iştahını artırıyor. Tabii pozitif beklentiler yanında BIST performansını etkileyecek kısa ve uzun vadeli riskler takip edilmeli. Bu genel değerlendirmeler çerçevesinde sıcak para girişi ile BIST’in risk iştahı devam edecektir.

Üçüncü çeyrekte düşen kârlılıkların etkisiyle finans dışı sektörlerde yüksek kâr artışları bekliyoruz. Bankacılık tarafında Haziran-Temmuz kârları yüzde 5.4 oranında artış gösterdi. KGF’nin ilk iki çeyrekte yaptığı hızlı büyüme etkisinin üçüncü çeyrekte çok daha düşük kalmasını öngörüyoruz. Banka kârlılıklarının geçtiğimiz yıla oranla yükseliş kaydetmesini ancak bu yılın ikinci çeyreğine göre düşüş göstermesini bekliyoruz. Kur zararlarının 2016 üçüncü çeyrekle karşılaştırıldığında görece düşük olacağını düşünüyoruz.

Türk Telekom kurlardaki artıştan negatif etkilenip 350 milyon TL zarar yazabilir. Tüpraş, döviz açık pozisyonuna rağmen hedge dolayısıyla düşük bir kur zararı yazabilir. Aselsan’ın da döviz fazlası dolayısıyla 40 milyon TL artı gelir elde etmesini öngörüyoruz. DHMİ Genel Müdürlüğü verilerine göre üçüncü çeyrekte yolcu sayısındaki artışa paralel THY ve TAV yüksek kâr artışları gerçekleştirecektir.

Öte yandan Ford Otosan ihracattaki artışa pozitif katkı yaparken, Tofaş Türk’ün etkisi negatif oldu. Mevsimsellik dolayısıyla kârların ikinci çeyreğin altında geçtiğimiz yılın üzerinde olmasını öngörüyoruz. Ford Otosan’ın kârında 2016 üçüncü çeyreğine göre yüzde 55 artış beklerken, Tofaş Türk için yüzde 35’lik bir artış olabilir. Brent petrol üçüncü çeyrekte yüzde 15.7 yükseliş gösterdi. Akaryakıt ve petrol türevi satan şirketlerin (Aygaz, Petkim, Tüpraş) bu durumdan olumlu etkilenerek stoklarından dolayı kârlarında artış gerçekleşebilir. Rafineri marjlarının da yüksek seyretmesi Tüpraş’ın kârlılığındaki olumlu seyri destekleyecektir. Tüpraş’ta payı olan Aygaz’ın da bu durumdan pozitif etkilenmesini bekliyoruz. Petrokimya ürünlerindeki fiyat artışı ve nafta-etilen marjının yüksek seyrinin de katkısıyla Petkim’in de yüksek kâr açıklamasını öngörüyoruz. Savunma sanayisinde jeopolitik risklerin devamı dolayısıyla savunma harcamalarında artış gözlendi. Bu durumdan Aselsan, Otokar ve Katmerciler olumlu etkilenecektir.

Mehmet Akif DAŞIRAN / Yatırım Finansman Menkul Değerler Araştırma Müdürü
“Kardemir ve Erdemir’in FAVÖK’ünde artış bekliyoruz”

Kardemir-Erdemir: Demir çelik üreticileri için fiyat maliyet makası güçlü seviyelerde seyretmeye devam ediyor. Güçlü global talep görünümü ve Çin’de devam eden başarılı kapasite azaltımı süreci de arz talep görünümü sağlıklı seviyelerde koruyor. Üçüncü çeyrekte özellikle Nisan-Temmuz döneminde gerileyen hammadde maliyetleri çelik üreticileri marjları için destekleyici olacaktır. Kardemir ve Erdemir için ton başına FAVÖK performanslarında çeyreksel ve yıllık bazda kayda değer artışlar bekliyoruz.

Tüpraş: Üçüncü çeyrekte varil başına 6.5 dolar seviyesinde gerçekleşen Akdeniz rafineri marjının (geçmiş üç yıl ortalamasının 2.5 dolar üzerindedir] Tüpraş’ın operasyonel karlılığını tarihi yüksek seviyelere taşıyacağını tahmin ediyoruz. Bu kapsamda üçüncü çeyrekte Tüpraş için 9.3 dolar net rafineri marjı öngörüyoruz.

Tekfen Holding – Enka İnşaat: Tekfen’in taahhüt ve tarım segmentlerinin artan katkısıyla yıllık bazda güçlü FAVÖK büyümesi ile öne çıkmasını bekliyoruz. Enka inşaat ve Tekfen’in düşük baz etkisi sebebiyle net karlılıklarında güçlü yıllık büyüme hesaplıyoruz. Tofaş-Ford Otosan-Doğuş Otomotiv: Türkiye’de hafif araç talebi, üçüncü çeyrekte geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 14 artış kaydetti. Bakım ve kapasite yatırımları nedeniyle uzun üretim aralarına rağmen ihracat da yüzde 12 artış gösterdi. Bu nedenle yılın üçüncü çeyreğinde ihracat odaklı şirketler Tofaş ve Ford Otosan’ın iyi sonuçlar açıklamasını, Doğuş Otomotiv’in zayıf pazar payı performansı nedeniyle sonuçlarının zayıf geleceğini tahmin ediyoruz.

Aselsan: Türkiye’de devletin savunma harcamaları üçüncü çeyrekte de artmaya, buna karşılık sektörde rekabet de kızışmaya devam etti. Yoğun proje teslimatları, gelişen projelerin dağılımı ve destekleyici dolar/TL paritesi sayesinde Aselsan’ın yıllık FAVÖK büyümesini yüzde 65 olarak hesaplıyoruz.

Otokar: Yıllık bazda daha yüksek olacak üretim maliyetleri ve daha zayıf ortalama ürün fiyatları neticesinde Otokar’da FAVÖK’ün yıllık bazda yüzde 3 daralacağını tahmin ediyoruz.

Türk Traktör: Tarım işletmelerine uygulanan ve halen sürmekte olan kamu destekleri sayesinde traktör talebi yurtiçi pazarda artmaya devam etti. Türk Traktör yurtiçi piyasada büyüyen traktör talebinden faydalandı ve ihracat hacmi de güçlü bir şekilde arttı, buna karşılık yıllık bazda daha yüksek olan hammadde maliyetleri üçüncü çeyrekte şirketin karlılığını olumsuz etkileyecektir.

Tümosan: Tümosan’ın satış hacmi de üçüncü çeyrekte artış gösterdi. Buna karşılık yıllık bazda daha yüksek üretim maliyetleri ile şirketin operasyonel marjları düşecektir.

Kordsa: Büyüyen araç üretimi ve araç parkı ile hem Türkiye’de hem de uluslararası piyasalarda lastik talebi artıyor. Artan kord bezi fiyatları ve büyüyen satış hacminin yanı sıra istikrarlı karlılığı neticesinde Kordsa’nın üçüncü çeyrekte FAVÖK büyümesinin yüzde 33 olacağını tahmin ediyoruz.

Brisa: Küresel pazarlarda normalize olan kauçuk fiyatları, artan yenileme satış hacmi ve artan lastik fiyatları üçüncü çeyrekte Brisa’nın operasyonel performansını destekleyecektir.

Turkcell-Türk Telekom: Mobil ve genişbant abonelerinin daha çok veri kullanımının yanı sıra artan 4.5G aboneleri sayesinde, telekomünikasyon şirketlerinin üçüncü çeyrekte kullanıcı başına ortalama gelirleri artmaya devam edecektir. Artan mobil ve genişbant kullanıcı başına ortalama gelirlerinin yanı sıra artan penetrasyon oranı sonucunda Turkcell ve Türk Telekom’un yıllık FAVÖK büyümelerini sırasıyla yüzde 33 ve yüzde 16 olarak bekliyoruz.

Aksa Enerji: Afrika’daki HFO santrallerinin üçünün kısmen devreye girmesi ile şirketin operasyonel performansı da üçüncü çeyrekte güçlenecektir.

Zorlu Enerji: Osmangazi elektrik dağıtım faaliyetlerinin sağlam katkısı ve Kızıldere llljeotermal elektrik santralinden elektrik satışlarının başlaması ile üçüncü çeyrekte şirketin operasyonel performansının güçleneceğini tahmin ediyoruz.

Odaş: Zayıf perakende marjları ve doğalgaz çevrim santralinin daha düşük FAVÖK yaratması nedeniyle şirketin operasyonel performansının üçüncü çeyrekte daha zayıf olmasını bekliyoruz.

Ege Gübre: Tarım kimyasalları üreticileri için bu çeyrekte görünüm karışıktı. Artan nitrojenli gübre fiyatları ve liman işletmesi faaliyetlerinden sağlanan istikrarlı FAVÖK ile şirketin operasyonel performansının güçlü olacağını tahmin ediyoruz.

Gübretaş: Düşen dolar bazlı amonyak ve sülfür fiyatları ve yüksek faaliyet giderleri üçüncü çeyrekte Gübretaş’ın operasyonel performansını olumsuz etkileyebilir.

Hektaş: Yurtiçi pazarda artan tarım ilacı talebi ve artan ürün fiyatları şirketin cirosunu destekleyecektir, buna karşılık, daha iyi faaliyet giderleri yönetimi sayesinde üçüncü çeyrekte şirketin FAVÖK rakamının iki katına çıkmasını bekliyoruz.

Çimsa: Çimento sektörü fiyat dinamiklerinin 2016 yılının ikinci yarısı ve 2017 yılının ilk yarısında maliyetler tarafında meydana gelen değişimleri yakalayamadı. Petrokok fiyatlarının artan bir trend izlemesiyle 2016 yılının ikinci yarısında yükselişe geçen girdi fiyatlarına rağmen yurtiçi çimento fiyatları artış gösteren maliyet fiyatlarına göre geride kaldı. Böylece üreticilerin karlılıklarını aşağı çekerken operasyonel marjlarda da ek bir baskı yarattı. Ancak, fiyatlardaki aşağı yönlü trend durmuş durumda ve çimento fiyatlarındaki zayıflık iyileşmeye göstermeye başladı. Üçüncü çeyrekte ortalama çimento fiyatları yüzde 7 artış gösterdi. Güçlü talep ve iyileşme gösteren fiyat ortamı düşünüldüğünde ve Afyon’da devreye giren ek kapasitenin de katkısıyla Çimsa operasyonel performans açısından ayrışacaktır. Bolu Çimento; Çimento fiyatlarında meydana gelen artışlar ve petrokok fiyatlarının aşağı yönlü hareketi ile üçüncü çeyrek itibarıyla Bolu’nun marjlarında da bir iyileşme görmeye başlayacağız.

Akçansa: Marjlardaki zayıflık Akçansa için devam etmekte. Adana-Mardin Çimento: Üçüncü çeyrekte talep ortamının bir miktar toparlanma ve ortalama fiyatların iyileşme göstermeye başlamasıyla Adana ve Mardin bu durumdan yarar sağlamaya başlayacaktır.

BİM: Yüksek enflasyonunun gıda perakendecilerinin sepet büyüklüğü artışına olumlu katkıda bulunacağını tahmin ediyoruz. Bu nedenle BİM’in iyi sonuçlar açıklamasını bekliyoruz.

Bizim Toptan: Zayıf ticaret hacmi toptancıları negatif etkilediği için Bizim Toptan bu çeyrek zayıf sonuçlar açıklayabilir.

Migros: Şirketin karlılığı Kipa operasyonlarının etkisiyle zayıf kalmaya devam edebilir.

Teknosa: Gıda dışı perakendecilerinde ise Teknosa’nın dönüşüm projesinin tamamlanması ile iyileşmenin devam ettiği bir çeyrek olacağını tahmin ediyoruz.

Havacılık sektörü: Havacılık sektöründe trafik verilerindeki iyileşme ve düşük baz etkisi üçüncü çeyrekte güçlü finansallara işaret etmekte. Yolcu sayısı üçüncü çeyrekte 2016 üçüncü çeyreğine göre yüzde 14 artış kaydetti. Ayrıca ortalama bilet fiyatlarındaki dolar bazında artışın 11 çeyreklik düşüş trendinden sonra ilk defa artıya geçtiğini tahmin ediyoruz. İyileşen doluluk oranları karlılık tarafında da olumlu sinyaller vermekte. Bu nedenle tüm havacılık sektörü şirketlerinin üçüncü çeyrekte iyi sonuçlar açıklayacağını tahmin ediyoruz.

Dr. Hakan AVDAN / INVESTAZ Genel Müdürü
”İhracatçı şirketlerin satışları artıyor”

Son dönemde ABD ile yaşanan vize krizi ile birlikte endekslerde bir miktar gerileme yaşanmıştı. Temel olarak baktığımızda yılın ilk yarısında bankaların net karlan bir önceki seneye göre yüzde 33 oranında artarken, finans dışı şirketlerde net kar artışı yüzde 59 seviyesinde gerçekleşti. Bunun dışında kur tarafında volatilitenin son dönemde azalmış olması ve büyümenin de ikinci çeyrekte yüzde 5.1 seviyesine yükselmiş olması, endeksleri bu dönemde destekledi. Son bir aylık dönemde ise, yukarıda bahsedilen nedenlerden dolayı risk iştahında yaşanan düşüş ile birlikte MSCI Türkiye endeksi MSCI gelişmekte olan ülkeler endeksinin yüzde 2 altında performans gösterdi.

BIST-100 endeksinin fiyat kazanç oranına baktığımızda, bulunduğumuz seviyelerde son beş senenin ortalamasına göre yüzde 4 oranında iskontolu işlem gördüğünü gözlemliyoruz. Her ne kadar bu durumda arttş potansiyeli sınırlı görünse de, yıllık olarak net karda yaşanan büyüme ivmesinin üçüncü çeyrek finansallarında da görülmeye devam edeceğini, bu potansiyelin daha da yükselebileceğini düşünüyoruz. Ayrıca vize krizinin çözümü ve jeopolitik risklerde yaşanacak azalma da risk iştahını yükselterek endeksler üzerinde olumlu etki yaratacaktır. Beklenen üçüncü çeyrek finansal sonuçlarına baktığımızda, hem 2016 yılının üçüncü çeyreğinde darbe girişiminin yaşanması sonrasında düşen iş hacimleri nedeniyle düşük baz etkisi, hem de büyümenin güçlü biçimde devam ettiğine yönelik işaretler önemli. Özellikle dolar açık pozisyonu bulunan şirketlerin daha az kur farkı gideri yazacak olmasının etkisiyle net kar tarafında güçlü bir artış görebileceğimizi düşünüyoruz. Operasyonel anlamda, ihracat ağırlıklı çalışan şirkeler için 2017 üçüncü çeyrekte, 2016 üçüncü çeyreğe göre ortalama dolar kurunun yüzde 19, euro kurunun ise yüzde 25 oranında yukarıda olduğunu düşündüğümüzde, satışların ciddi oranda yükselebileceğini öngörüyoruz.

Öne çıkan sektörlere baktığımızda, öncelikle yolcu sayıları ve doluluk oranlarındaki artış ile birlikte, ayrıca maliyetlerin kontrol altına alınması yönündeki çabalarıyla havayolu şirketlerinin sonuçları ön plana çıkabilir. Çelik fiyatlarının güçlü seyrinin devamı ile birlikte üçüncü çeyrekte çelik şirketleri de iyi sonuçlar açıklayabilir. Bunun dışında euro’nun üçüncü çeyrekte dolar karşısında da daha güçlü seyri ile birlikte özellikle Ford ve Tofaş gibi Avrupa’ya ihracat ağırlıklı çalışan şirketler de ön plana çıkacaktır. Ayrıca ABD’deki kasırgaların da etkisiyle yüksek seyreden rafineri marjlarının Tüpraş’ı olumlu etkilemeye devam edebileceğini tahmin ediyoruz. Bunlar dışında devam eden ÖTV indirimlerinin de dayanıklı tüketim ürünleri sektöründe özellikle satışlardaki büyüme ivmesine katkıda bulunmuş olabileceğini düşünüyoruz.

Önceki sayfa 1 2 3Sonraki sayfa

Hem indirmesi hemde kullanımı tamamen ücretsiz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu