Turizm Sektöründen Haberler

Yazlık Alınacak Yerler ve Yazlık Ev Fiyatları

Nereden Yazlık Almalı?

Yaz aylarının yaklaşması ile birlikte gayrimenkul sektöründe yazlık piyasası da hareketlendi. Yaşam kalitesini artırma isteği ikincil konut olarak adlandırılan yazlık evlere olan talep de artırıyor. Yatırımcılar için Marmara Bölgesinden Ege’ye ve Akdeniz’e kadar yazlık bölgelerindeki fiyatları araştırdık…

yazlik almak

Türkiye ekonomisinin büyümesi, kişi başı milli gelirin artması ve tatilin lüks değil bir ihtiyaç olarak algılanması ikinci konut olarak adlandırılan yazlık evlere olan talebi artırıyor. Türkiye’de 10.3 milyon ev sahibi bulunurken, birçok insan Marmara’dan Ege’ye, Karadeniz’den Akdeniz’e kadar kıyı bölgelerinden ikinci ev alma eğiliminde. Yaz dönemine ilişkin yazlık bölgeleri mercek altına aldık. Yazlık almak isteyenler için Marmara’dan Ege’ye ve Akdeniz’e kadar nerelerden hangi fiyata yazlık alınabileceğini araştırdık. Eva Gayrimenkul Mortgage dergimiz için uzmanlarına yazlık bölgelerinde değerleme yaptırarak çalışmamıza katkıda bulundu.

Şehirleşme ile birlikte insanların dinlenme ihtiyaçları da artıyor. Ekonominin büyümesi, kişi başı milli gelirin de artması, insanların tatili artık lüks değil bir ihtiyaç olarak görmeleri tatile olan talebi artırıyor. Organize turlarla tatile gidenlerin yanı sıra, İstanbul, Ankara gibi büyük kentlerde yaşayanların bir kısmı da kafa dinlemek üzere yakın bölgeler de ya da Ege ve Akdeniz gibi tatil yörelerinde ikinci konut edinmeyi istiyorlar.

İkincil konutlarda, Bodrum, Marmaris, Antalya yine öne çıkan bölgeler olurken, Şile, Ağva gibi İstanbul’a yakın yazlık bölgeleri de hala revaçta.

Kentin bu bölgelere doğru büyümesi de sözünü ettiğimi yörelerin yatırımların değerini artırıyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Türkiye genelinde toplam hane halkı sayısı 15 milyonu aşarken, bu rakamın 10.3 milyonu ev sahibi. Kıyı bölgelerinde yer alan ve ikinci konut olarak da adlandırılan evlerin sayısı konusunda ise net bir veri bulunmuyor. Kaydı olmayan konutlarla birlikte bu sayının daha da arttığına dikkat çekiliyor.

bodrum

Antalya ve Ege önde

Türkiye’nin turizm başkenti olarak da adlandırılan Antalya, hem yazlık, hem kışlık olarak kullanılan evleri ile yerli-yabancı yazlıkçıların en çok tercih ettikleri kent olarak öne çıkıyor. Antalya’nın tüm yıl boyunca sıcak iklim barındırması ile özellikle emekli kesimin ilgi odağı olduğuna dikkat çeken Antalya Emlakçılar Odası Başkanı Şeref Sağlam, “Kentimizde alman gayrimenkullerin bir kısmının yazlık amaçlı bir kısmının da emeklilerin 12 ay boyunca oturmak için aldıkları evlerden oluşuyor. İkinci konut satışında Antalya ve Ege en çok tercih edilen yerler” diyor.

Sağlam, yerli ve yabancı yatırımcıların bu bölgelerden Antalya ve ilçelerinden, Muğla ve ilçelerinden yazlık almayı tercih ettiklerine vurgu yapıyor.

Antalya’da Muratpaşa ilçesi en çok ön plana çıkan bölge olurken, Kepez’de fiyatlarının daha ucuz olması nedeniyle son dönemde satışların yoğun olduğu bölgeler. Konyaaltı bölgesi daha çok yabancıların ve özellikle de Ruslar’m en çok tercih ettiği yörelerin başında geliyor. Burada konut fiyatları 70 bin Euro ile 1 milyon Euro arasında değişirken, arsa fiyatları m2’si bin ile 1.200 Euro arasında.

yazlik evler

Yatırım aracı değil

İkincil konut seçimlerinde lokasyon hem yatırım açısından, hem de içinde yaşayan bireylerin rahatı açısından önem arz ediyor. Ana arterlere, hastane ve AVM gibi sosyal donatılara yakınlık aranan kriterler oluyor. Gayrimenkul uzmanları ikincil konutları, hem kullanım süreleri hem de bakım masrafları sebebiyle bir yatırım aracı olarak düşünmemek gerektiğine dikkat çekiyorlar.

Yatırım amaçlı alman ikincil konutlardan, sezonluk, günlük ya da haftalık kiralama imkânlarıyla gelir elde edilmesi mümkün olsa da, kiralama sürelerinin kısalığı ve bakım işletme maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle risk oranı yüksek bir yatırım aracı olarak düşünülmesi gerektiğine dikkat çekiliyor.

Kiralama sürecinde ise genel olarak tercih edilirliği yüksek, sezonluk kiralama yöntemi kullanılıyor. Sezonluk kiralama yöntemi, konutun yıpranması sebebiyle getirisi kadar maliyeti de olan bir yatırım olarak değerlendiriliyor.

İkincil konut alımmda yatırımın karlı olabilmesi için inşaat aşamasında ya da proje aşamasında yatırım yapılması veya gelişime açık bölgelerde arsa alınması öneriler arasında.

Akdeniz ve Ege Bölgeleıi’nde gayrimenkul satışı gerçekleştiren Lider Emlak’tan Ayşe Özbey, yazlık olarak tabir edilen ikincil konutların 15-20 günlük kullanım süreleri için alınmasının doğru bir yatırım olmayacağını dile getirdi.

Piyasa hareketlendi

Eva Gayrimenkul Değerleme Uzmanı Efe Can Altıntaş, yaz mevsiminin yaklaşmasıyla birlikte Ege Bölgesi’ndeki ‘ikincil konut’ ya da halk arasında kullanılan deyişi ile ‘yazlık’ arayışlarının yeniden hareketlenmeye başladığını söylüyor.

Son 20 yıldır Türkiye’nin turizm alanında önemli bir gelişme kaydederek dünyadaki ilk 10 ülke arasına girmeyi başardığına dikkat çeken Altıntaş şöyle devam ediyor:

“Ege ve Akdeniz kıyılarındaki birçok yerleşim yeri, gerek yerli turist gerekse de yabancı turist sayısının artmasıyla birlikte yaz sezonu boyunca oldukça artan hareketliliğe sahip duruma geldi. Ege bölgesindeki sahil kentleri yaz için cazip hale gelirken Türkiye’deki diğer kentler ise karmaşık-kalabalık, günlük iş stresi, yazın artan sıcaklıklar ve diğer birçok olumsuz etki nedeniyle insanları Ege bölgesindeki sahil yerleşimlerine itmekte. “

satilik yazlik

Ege’nin göz bebeği Bodrum

Uzun bir süredir yurtiçi piyasasında popüler olan ve uzun süren sezon süresi nedeniyle hareketliliğini yılın büyük bir çoğunluğunda koruyan Bodrum, hali hazırda birçok yazlık projesine ev sahipliği yapıyor.

Yakın zamana kadar sadece birkaç yerleşim bölgesinden bahsedilirken günümüzde neredeyse bütün yerleşimleri, koyları ve plajları ile birlikte ülkenin en önemli turistik merkezi konumunda. Bodrum genelinde denize hâkim manzarası bulunan, markalı konut projelerinin metrekare fiyatları 8 bin TL ile 15 bin TL arasında fiyatlardan alıcı buluyor.

Güvenlik, havuz ve bahçe bakımı gibi önemli avantajları ve yüksek standartlara sahip projelerin tercih edildiğine dikkat çeken Altıntaş, daha makul rakamlara, benzer konumlarda ancak göreceli daha eski yazlıkları metrekaresi 3 bin TL civarında fiyatlardan almanın mümkün olduğunu belirtiyor.

Daha makul fiyatlardaki bu yazlıklarda bahçe bakımı ve güvenlik gibi belirleyici hizmetler yok. İkincil konutların halk arasındaki adından da anlaşılacağı üzere yazın kullanılması, büyük çoğunluğunun kış sezonu boyunca hiç kullanılmaması nedeniyle bahçe ve binalar bakımsız kalıyor. Kışın nüfusun azalması ve yazlık bölgelerin tenhalaşması nedeniyle önemli güvenlik açıkları da oluşuyor. Bu nedenle güvenlikli siteler tercih sebebi.

Yükselen trend Çeşme

Eva Gayrimenkul Değerleme Uzmanı Ali Bor, uzun yıllar İzmirliler’in yan bahçesi olarak bilinen Çeşme’nin son yıllarda Türkiye’nin odağına yerleşen bir yazlık mekanı haline geldiğini söyledi.

Daha çok yerli turistin ve yatırımcının tercih ettiği Çeşme’de yaz sezonu Güney Ege kıyılarına nazaran daha kısa. Çeşme ilçesinde en büyük gelişmeyi gösteren, ülke çapında son yılların trendi olan Alaçatı ise rüzgâr sörfü ile ün kazanan ve günümüze kadar kendini saklamış, kendine has taş evlerden oluşan kent dokusu, çarşısı ve gece yaşantısıyla büyük rağbet görüyor.

Bor, Alaçatı’nm birçok yerinde halen yerleşime açık boş alanlar bulunması nedeniyle konut arzının hızla arttığını belirtiyor.

Alaçatı’nm yeni gelişen bölgelerinde daha çok ikiz villa tipinde konutlar inşa edilirken, bu konutların metrekaresi yaklaşık 3.000 TL’den satışa sunuluyor. Alaçatı’nın çarşısı olarak bilinen kentsel sit alanına yakın bölgelerde ve Alaçatı sörf yolu üzerindeki projeler ise metrekaresi 4 bin TL ile 7 bin TL aralığında satılıyor.

Çeşme’nin Dalyan bölgesinde denize göre iç kısımlarda kalan villalar metrekaresi 2.400 TL ile 3.000 TL arasında değişirken, Çeşme’nin prestijli bölgeleri olan Aya Yorgi Koyu, Boyalık Mevki, Ilıca Plajı, Paşa Limanı gibi bölgelerde yapılan lüks sınıfındaki konsept projelerde metrekare satış fiyatları 7 bin TL’lere ulaşıyor.

Marmaris, Fethiye ve Datça

Marmaris, Fethiye ve Datça ilçelerinde son birkaç yıla kadar kısıtlı olan arsa arzı sebebiyle yapı stoku genellikle 15-20 yıllık yapılardan oluşmakta iken son yıllarda yeni imar bölgelerinin belirlenmesi ile ikincil konut piyasasında hareketlenme gözleniyor. Bu bölgelerde geçmiş yıllarda yabancılara yapılan satışlar ile başlamış olan ikincil konutların döviz üzerinden pazarlanması geleneği göze çarpıyor. Ingilizler’e yapılan satışların pound üzerinden gerçekleştirilmesi ile birlikte dövizlerin TL karşısındaki değerlerinin değişimlerine göre satılık yazlıkların dolar veya Euro para birimleri ile de pazarlandığı görülüyor. Genel olarak yatırım amaçlı olan bu alım satım işlemlerinin kısıtlı bir alıcı kitlesine hitap etmesi sebebiyle pazarlanma süreleri oldukça uzuyor.

Ege’nin kuzey kısmında göze çarpan sahil yerleşimleri olan Dikili ve Ayvalık yerleşimlerinde yeni imal edilen konutlarda eğilimin sadece yaz mevsiminde kullanılan ikincil konuttan tüm yıl boyunca kullanılan apartman dairesi tipinde birincil konuta kaymakta olduğu görülüyor. Bu alanlarda mevcutta bulunan ikincil konutların bakım masraflarının oldukça yüksek olması ve arza sunulan konutların tipinin değişmesi sebebi ile ikincil konut değerlerinde belirgin bir değişim gözlenmiyor.

Silivri ve Şile

İstanbul her ne kadar trafiğiyle, karmaşasıyla, yoğunluğuyla bilinse de bazı bölgeleri hala yazlık tadında.

Kentin iki farklı ucunda yer alan Şile ve Silivri bu duruma örnek verilecek iki ilçe. İstanbul’un sınır ilçeleri, İstanbul denince akla gelen ‘metropol’ tanımlamasından uzak, sessiz, yavaş ve doğal. Eva Gayrimenkul Değerleme Araştırma ve Raporlama Yöneticisi Gökçen Taşkın, Silivri ve Şile’nin yazlık sayılarının ilçelerdeki toplam konut sayısına oranına bakıldığında en yüksek yazlık oranına sahip iki ilçe olduğunu söylüyor. İstanbul’da yazlık olarak kullanılan evler 39 ilçenin 8 tanesinde bulunduğuna işaret eden Taşkın şöyle devam ediyor:

“Silivri’deki toplam konutların yüzde 20’si, Şile’deki toplam konutların ise yüzde 37’si yazlık kategorisinde. Bu iki ilçeden sonra yüzde 4 oranı ile Büyükçekmece geliyor. Silivri’de yazlık sayısının dağılımına bakıldığında ise Semizkumlar mahallesinin en fazla yazlık sayısına sahip olduğu görülmekte.” TÜİK verilerine göre, Silivri’deki yaklaşık 80 bin konutun 16 bini yazlıklardan oluşuyor.

Şile ise İstanbul’un yazlık yeri deyince akla gelen ilk yerleşim yerlerinden. Yazın nüfusu neredeyse iki katma çıkan Şile, kısa tatil için fırsat kollayan İstanbullular’a hitap ediyor. Şile İstanbul’un en az toplam konut sayısına aynı zamanda da en fazla yazlık konut oranına sahip ilçesi olarak da dikkat çekiyor. İlçenin tüm mahallelerinde yazlık konut bulunurken, en fazla yazlık ise yine sahile en yakın mahalle olan Balibey Mahallesi’nde bulunmakta. Şile’de mahallelere göre yazlıkların birim metrekare değerleri bin TL ile 4 bin 600 TL arasında değişiyor. Birim metrekare değerlerine bakıldığında en yüksek yazlık birim metrekare değerlerinin Kumbaba Mahallesi’nde olduğu görülüyor. Kumbaba mevkii düzenlenmiş sahil, kumsal alanlarına en yakın mahalle olması ile en yüksek birim metrekare değerlerine sahip.

Levent Gökmen

Hem indirmesi hemde kullanımı tamamen ücretsiz

2 Yorum

  1. tatil yaparken huzur bulmak için çeşme’yi değil urla ve güzelbahçe’yi öneririm. şimdi oralarda yükselen yeni projeler de var doğayla iç içe huzurlu bir tatil, dinlenme yeri olarak. laguna, serenita, pina gibi.
    çeşme artık çok fazla pahalı. her şey çok kazık. urla ve güzelbahçe daha dingin, sakin. izmirli biri olarak söylüyorum.

  2. Ülkemizin son zamanlarda turizm ve eğlence alanında parlayan iki önemli merkezi şüphesiz ki; Çeşme ve Alaçatı’dır.
    Özellikle yurtiçinden çektiği büyük turist kitlesi ile, Doğu’dan Batı’ya İzmir denilince akla gelen iki yerdir.

    Turizm açısından, ülkemizin ve bölgenin en ciddi gelir kaynaklarından olan Çeşme ve Alaçatı’nın , son yıllarda Avrupa ve diğer Dünya ülkesi vatandaşlarınca da oldukça büyük ilgi görmektedir.
    Sezon kapanışında dahi, yurtiçi ve yurtdışı turist kitlelerini; doğal güzellikleri ve şifalı olduğuna inanılan tertemiz havasıyla kendine çekmektedir.

    Sahip olduğu doğal zenginliklerin yanı sıra , ülkemizin gözde sahilleri, eğlence mekanları, farklı damak tadlarına hitap eden restorantları ve meşhur ev yemekleriyle de ; ziyaretçilerin tekrar tekrar ziyaret etmeye karar verdikleri
    yerlerdir.

    Ayrıca, özellikle Alaçatı’nın sahip olduğu otlu yemek kültürü; son senelerde yapılan Alaçatı Ot Festivali ile uluslararası bir üne kavuşmuştur.
    Çeşme’nin meşhur kumrusu, sakızlı dondurması da yeme-içmeye düşkün ziyaretçilerimizi de cezbetmektedir.

    Alaçatı Evleri , mimari anlamda Türkiye İnşaat ve Dekorasyon literatürüne girmekle; bölgenin haklı farklılığını göstermektedir.
    Taş evlerinin hem dekoratif hemde farklılık yaratan özelliği, yapımında tamamen doğadan imal edilen ürünler olmasıdır.

    Ayrıca, Çeşme Marinası Türkiye’nin alanında en büyük ve en modern marinalarından birisidir. Marina etrafındaki denizcilik sektörüne hitap eden ürünlerin satışını yapan firmaların çokluğu ve ürün yelpazesi, bu alanda Çeşme’nin hatrı sayılır bir
    kapasitesi olduğunun da göstergesidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu