Başarılı Girişimcilik

Savunma Sanayii Kobilere ve Girişimcilere İş Fırsatları Sunuyor

“PROJE POTANSİYELİ ARTTI”

Savunma ve Havacılık Sanayi İhracatçıları Birliği Başkam Latif Aral Aliş, ar-ge merkezlerinin yapılanması ve yaygınlaştırılmasını amaçlayan devlet teşvikleri, Turquality Programı ile markalaşmamn, TPE’nin destekleri ile patentlerin ve endüstriyel ürünlerin öne çıkarılması, savunma sanayisindeki şirketlerin bu vizyona daha hızlı ve daha emin adımlarla ulaşılması yönünde büyük bir destek sağladığım vurguladı. Türkiye’nin içinde bulunduğu uluslararası konjonktürün de devletin sanayiye verdiği önemi perçinlediğini dile getiren Aliş, “Yeni geliştirilen ve uygulanan teknolojiler ile katma değer sağlayacak ürünlerin geliştirilmesine yönelik yeni projelerin başlatılması sağlandı. Stratejik planımızda belirlenen hedeflere ulaşabilmek için izlenilen yolda Ar-Ge merkezi yatırımları devam etmekte ve ar-ge merkezi araştırmacı personel kadroları zenginleştiriliyor. Ayrıca ar-ge personeli, niteliklerinin arttırılması amacıyla yüksek lisans ve doktora eğitimine teşvik ediliyor. Artan araştırmacı sayımıza ve genişleyen araştırma konularımıza paralel olarak proje potansiyeli de arttı. Sarsılmaz’da ar-ge çalışmalarımızı kurumsal ve uluslararası standartlarda yürüttüğümüzü ve bu çalışmaların 5746 sayılı kanun ve Turquality Programı çerçevesinde desteklenmesinin de çalışmalarımıza doğrudan destek olduğunu memnuniyetle söyleyebilirim” diye konuştu.

Altay’da seri üretim

Kasım başında gerçekleştirilen SSİK’te tank modernizasyonu ve seri üretimine ilişkin projeler de görüşüldü. Ana muharebe tankı Altay’ın prototip üretimi bitti, seri üretimi için ihaleye çıkıldı, ilk üretilecek Altay’larda Alman motorları yer alması bekleniyor.

Öte yandan milli motor geliştirme süreci de devam ediyor. SSM, daha önce sonuçsuz kalan yerli motor için yeni ihale süreci başlattı. Bir süredir üzerinde çalışılan Güç Grubu Geliştirilmesi Projesi ihalesi kapsamında Altay tankının güç grubu ihtiyacının yerli ve milli imkanlarla karşılanması için Türk sanayisinin mevcut imkan ve kabiliyetlerinin azami derecede kullanılması hedefleniyor. Ortaya çıkacak ürünle Altay tankının güç grubu konusunda yurtdışı bağımlılığını ortadan kaldırmak ve ihraç lisansına tabi olmayan güç grubunu geliştirmek amaçlanıyor. Yerli motor konusunda aralık sonunda teklifler alınacak.

SSİK’te bu konuda genel anlamda bilgilendirme yapılmış olabileceğini dile getiren Turan Oğuz, Almanya ile Türkiye arasındaki gerilimin, planlanmış savunma projelerinden biri olan Altay için sıkıntı yaratmayacağı görüşünde.

Asya – Pasifik pazarı

Türk savunma sanayi firmaları bir yandan projeler üretirken, diğer yandan da ürünlerini görücüye çıkarıyor, yeni pazar arayışlarını sürdürüyor. Son olarak Türk savunma sanayisi kasım ayı başında Asya-Pasifik çıkarması yapmıştı. SSM koordinatörlüğünde 18 firma ve SSI ile “Tayland Savunma ve Güvenlik Fuarfna milli katılım sağladı. Fuarda, Aselsan, BMC, FNSS, Güçlü Makina, Karel, Katmerciler, Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu, Nero Endüstri, Nurol Makine, Otokar, Repkon, Roketsan, Samsun Yurt Savunma, Sarsılmaz, SimSoft, Tusaş/ TAI, Tek Can Grup [Aksa Run Fiat] fuarda ürünlerini tanıttı. Tanıtımı yapılan milli ürünler arasında Atak helikopteri, Anka, Sar9 tabancası, anti-drone sistemi, MPT-76, mühimmat ve küçük kalibre silahlar, flovvforming makinalar, roket ve füzeler öne çıktı.

Uluslararası katılımın yoğun olduğu fuarda, Türk firmaları, Tayland başta olmak üzere özellikle Asya-Pasifik bölgesinde yer alan Malezya, Endonezya, Filipinler, Vietnam heyetleri ile ikili görüşmeler yaptı.

Fuarda 50 ülkeden 400’den fazla savunma sanayisi şirketi yer aldı. Fuara, 59 ülkeden aralarında karar alıcıların da olduğu 13 binden fazla ziyaretçi geldi.

Ar-Ge ekonomisi büyüyor

Savunma sanayinde ar-ge ekonomisi büyümeye devam ediyor. 2018’de bütçeden ar-ge ödenekleri için 4.9 milyar TL aktarılması öngörülüyor. Savunma sanayinde ürün ve teknoloji geliştirme çalışmalarına devlet desteği yoğun şekilde devam ediyor. Savunma sanayinde artan rekabet, yerlileştirme çabaları ve yeni teknoloji arayışları sektördeki firmaların ürün ve teknoloji geliştirmeye ayırdıkları kaynakta rekor artışı beraberinde getiriyor. 2006 yılında 1.86 milyar dolar olan toplam savunma ve havacılık cirosu 2016 yılında 5 milyar 968 milyon dolara ulaştı.

Savunma ve Havacılık Sanayi İmalatçıları Derneği verilerine göre, toplam ciroda kara platformları en yüksek satış hacmine sahip bulunuyor. İkinci sırayı havacılık (askeri) alıyor. Bunu silah-mühimmat ve füze sistemleri izliyor. 2006 yılında 487 milyon dolar savunma ve havacılık ihracatı 2016 yılı sonunda 1 milyar 953 milyon dolara yükseldi. Türkiye’nin 2016 yılı savunma sanayi ithalatı ise 1.3 milyar dolar.

Savunma sanayinde 2015’te 904 milyon dolar olan ürün ve teknoloji geliştirme harcamaları geçen yıl yüzde 39 artışla 1 milyar 254 milyon dolara ulaştı. 2002 yılında yalnızca 66 savunma projesini yaklaşık yüzde 80 dışa bağımlılık oranı ile yürütürken, gelinen noktada yüzde 65’in üzerinde yerlilik oranına ve 550 civarında projeye ulaşıldı.

Vergi destekleri

Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu çerçevesinde, ürün kalitesinin artırılması, teknolojik bilginin ticarileştirilmesi, bu sayede ürün maliyetlerinin azaltılması amaçlanıyor. Program kapsamında istihdam sağlanması, teknolojik alt yapının geliştirilmesi de destekleniyor. Ar-ge, yazılım ve tasarım faaliyetinde bulunmak isteyen firmalar, girişimciler ve öğretim elemanları destek için başvurabiliyor. Ar-ge, yazılım ve tasarım faaliyeti yürütüldüğü sürece desteklerden faydalanılabiliyor.

Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun çerçevesinde işletmelerin ve girişimcilerin ar-ge ve tasarım faaliyetleri destekleniyor. Ayrıca Maliye Bakanlığı’nın gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine yönelik ar-ge harcamalarından yüzde 100 oranında ar-ge indirimi desteği söz konusu.

Celal Sami TÜFEKÇİ / Savunma Sanayii Müsteşar Yardımcısı
“KOBİ’ler ileri teknoloji üretmeli”

Savunma Sanayi Müsteşarlığının temel misyonlarından biri de KOBİ’leri desteklemek. Bu yıl sona ermeden lansmanını yapacağımız Endüstriyel Yetkinlik Değerlendirme ve Destekleme Programı tam da bu teknoloji girişimlerinin ve yatırımlarının merkezine oturuyor. Küçük sanayicinin, özellikle savunma ve uzay sektöründe gereken sertifikasyon, test, değerlendirme altyapılarını güçlendirmesi için geliştirilmiş bir program. Eskiden ana yüklenicilerin firmalara giderek onları değerlendirdiği, çoğu zaman da yetkin olmadıklarını ifade ederek ayrıldıkları bir süreç vardı.

Şimdi ise firmaları değerlendirip, yetkin olmadıkları alanda onları destek sağlamak üzere yıllık 10 milyon TL kaynak ayırdık. Programın yapısına, KOBİ’nin özelliğine göre kimi desteği karşılıksız verirken, kimilerine geri ödemeli faizsiz, kimilerine ise geri ödemeli çok düşük faizli verilecek. Bu destekler, sertifikasyon ve test alt yapılarını geliştirmelerine yönelik olacak. Maalesef KOBİ’lerimiz test ve sertifikasyonda hem yeterli kaynağa sahip değil hem de metot bilmiyorlar. Firmalarımızı şu anda 200’e yakın hakem havuzuyla değerlendirmeye başladık.

Yakında destek mekanizmalarını açıklayacağız. KOSGEB ile de yakın çalışarak KOBİ’lerimize güçlendirmek adına teknoloji yatırımlarında ne gerekiyorsa yapacağız. Savunma sanayindeki tedarik modelinde ana yükleniciler ana sistemleri ortaya koyarken, hemen onun altında katma değeri yüksek alt sistemlerde dışa bağımlılık devam ediyor. Bu sistemleri almakta da zorlanıyoruz. Tam da bu noktada KOBİ’lerin alt sistem sahibi olmasını, belli alanlarda özelleşmesini, KOBİ’lerin taşeron haline gelmemesini istiyoruz. KOBİ’lerin ileri teknoloji üreten özelleşmiş firmalar olmasını amaçlıyoruz.

Önceki sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9Sonraki sayfa

Hem indirmesi hemde kullanımı tamamen ücretsiz

Bir Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu